Wan’da Demokratik kitle örgütleri, 10-17 Aralık, “İnsan Hakları Haftası” kapsamında 30 yıllık tutsaklığın ardından 22 Nisan 2022 yılında tahliye edilen Hüseyin Duman’ın katımıyla imza ve söyleyişi etkinliği düzenledi. Duman, 30 yıllık tutsaklık süresi boyunca, “Xeyala Vegerê”, “Rêdil” ve “Çavre” gibi birçok kitabı kaleme aldı. Etkinliğe kentteki birçok sivil toplum örgütü temsilcisi ve siyasi parti yöneticinin yanı sıra çok sayıda yurttaş katılım sağladı. Etkinlikte Rojbin Bor ise moderatör olarak yer aldı.

YAŞAM HİKAYESİNİ ANLATTI

Van ve ilçelerinde yapılan arıtma tesisleri bir bir faaliyete geçiyor Van ve ilçelerinde yapılan arıtma tesisleri bir bir faaliyete geçiyor

Duman konuşmasına etkinliğe katılanlara teşekkür ederek, yaşam hikâyesini aktardı. Duman, 1974’de Colemêrg’in Qeval köyünde dünyaya geldiğini belirterek, doğduğu günden tahliye edildiği güne kadar sırasıyla okul, mücadele ve cezaevindeki anılarını anlattı. Henüz 7-8 yaşlarında iken etnik kimliğini ve kim olduğunu öğrendiğini söyleyen Duman, “Henüz 8 yaşındaydım sanırım. O zaman seçimler vardı ve askerler tarafından köye oy pusulaları getirildi.Pusulalar ve kimlikler o dönem askerler tarafından dağıtılırdı. İlk kez orada etnik kimliğimle tanıştım. 8 yıldır ismi Gulê olarak bildiğim annemin ismi kimlikte Rukiye olduğunu öğrendim. Anneme Rukiye’nin kim olduğunu ve neden kendisine Rukiye olduğunu sorduğumda bana, Gulê isminin Kürtçe olması nedeniyle resmiyette yer alması yasak olduğunu ve bu yüzden Rukiye isminin yazıldığını söyledi. Bununla birlikte henüz 8 yaşlarında gerçekliğimle tanıştım” dedi.

‘CEZAEVİNDEYKEN EN ÇOK TOPRAĞI VE ANNEMİ ÖZLEDİM’

Duman annesini kısa bir süre önce kaybettiğini belirterek, annesinin yaşam ve mücadele açısından en büyük öğretmeni olduğunu söyledi. Duman devamla, “Annem kafamda oluşan tüm çelişkilerin cevabıydı. Kürtlük, mücadele ve varlıkla ilgili tüm kafamdaki birçok çelişkiyi ona sorduğum sorularla öğrendim. Annemle birlikte, yaşamı ve yaşama nasıl yaklaşılacağını öğrendim. Cezaevinde iken en çok annemi ve toprağımın özlemini duyuyordum. Cezaevinde tutuklu bulunduğum süreçte en çok, doğayı, suyu, yaylaları çok özlerdim. Cezaevinde ilk çıktığım toprağa adımımı ilk attığımda ve rüzgâr eşliğinde sallanan ağacı gördüğümde her şeyin değerini daha çok anladım. ” ifadelerini kullandı.

‘CEZAEVLERİNDE BAŞLATILAN AÇLIK GREVLERİNİ SELAMLIYORUZ’

Duman, yaşam hikayesini ve mücadeleyle tanışma sürecini anlattıktan sonra katılımcılara cezaevinde yazdığı şiirlerini okudu. Duman okuduğu şiirlerin ardından, “Çavrê”, “Rêdil” ve “Xeyala Vegerê” kitaplarının tanıtımını yaptı. Duman, etkinlikte son olarak cezaevindeki tüm siyasi tutsakların özgürlüğüne kavuşma talebinde bulundu. Duman, “Cezaevlerine direniş daimi bir şeydir. Şu anda bile direnen binlerce arkadaşımız var. Cezaevlerinde başlatılan açlık grevi eylemlerini buradan bir kez daha selamlıyoruz” diye konuştu.

Etkinlik soru, cevap ve imza etkinliğiyle son buldu.