Cezaevindeki kızına ve kızının koğuş arkadaşına para gönderdiği için hakkında "örgüte finans sağlamak" iddiasıyla 4 yıl 2 ay hapis cezası verilen 75 yaşındaki Hatice Yıldız, cezanın onanması üzerine 23 Mart’ta tutuklanarak cezaevine gönderildi. Demans, yüksek tansiyon, kemik erimesi gibi ağır hastalıkları olmasına rağmen cezaevinde tutulmaya devam edilen Yıldız’ın oğlu Alper Yıldız, annesinin son süreçte yaşadığı sağlık sorunlarına dikkat çekerek, Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) verdiği raporlara tepki gösterdi.
Annesinin gönderdiği paranın direk tutsakların değil, cezaevi idaresinin hesabına yattığını vurgulayan Yıldız, bu durumdan suç üretilmesine tepki gösterdi.
'EKMEĞİ BÖLÜŞMEK SUÇ MU?'
Annesinin tutuklanmasının siyasi bir karar olduğunu belirten Yıldız, bu tutuklamalara rağmen tutsaklara para göndermekten vazgeçmeyeceklerini vurguladı. Yıldız, “Bu insanlar düşüncelerinden dolayı cezaevindeler. Aynı ekmeği paylaşıyorlar, aynı yemeği yiyorlar, aynı yatağı paylaşıyorlar. Şu anda annemize para gönderiyoruz, bütün arkadaşları ile paylaşmasını istiyoruz. Oradaki arkadaşlar zaten o ekmeği paylaşıyorlar. O parayı zaten beraber harcıyorlar. Ekmeği bölüşmek suç mu?” diye sordu.
Annesinin cezaevinde kalmasına neden olan tüm yetkili kurumlara seslenen Yıldız, “Bu hukuksuzluğa bir nokta koyun. Annem serbest bırakılınca nasıl bir zararı olabilir? Elinizi vicdanınıza koyun, bir an önce tahliyesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) annesi için “Cezaevinde kalabilir” yönünde rapor verdiğini hatırlatan Yıldız, “Büyük bir ihtimalle doktorların inisiyatifi dışında bir karar alınıyor. Yani doktorlara kalırsa o yaşlı insanın orada bir saat bile durması yanlış. Bir saat bile kapalı alanda durması tehlikeli. Ben buradan sağlıkçılara seslenmek istiyorum; bizim sesimize ses olun, sizin de anneniz olabilir, sizin de yakınınız olabilir. Elinizi vicdanınıza koyun, bu yaşlı insanların cezaevinde kalmasına izin vermeyin” şeklinde konuştu.
'BAYGINLIK GEÇİRİYOR'
Annesi ile son görüş gününe dikkat çeken Yıldız, annesinin konuşmakta zorluk çektiğini ve sık sık baygınlık geçirdiğini söyledi. Yıldız, yapılan uygulamanın insanlık dışı olduğunu belirterek, “Türkiye başka ülkeleri ‘şiddet’ nedeniyle kınıyorlar. Aynı zulmü kendi yapıyor. Bunun hukukla, insanlıkla hiçbir ilgisi yok. Buna sessiz kalmak vicdansızlıktır” diye belirtti.
'KARDEŞLİK SÖYLEMLERİNİZE NASIL İNANALIM?'
Kürtlere yönelik uygulamaların ülke hukukuna olan güveni kırdığını belirten Yıldız, “75-80 yaşındaki Kürtleri hastalık ve yaşlılıklarına rağmen cezaevine atacaksınız, sahte raporlar düzenleyecekseniz ve toplumun geri kalan kısmına ‘biz kardeşiz, bize inanın, bize güvenin’ diyeceksiniz. Biz sizin neyinize güveneceğiz, size nasıl güveneceğiz? Siz benim 75 yaşındaki, 80 yaşındaki hasta anneme merhamet etmiyorsunuz, biz sizin ‘kardeşlik’ söylemlerinize nasıl inanacağız. Biz bu ülkede eşit şartlarda yaşamımızı sürdürürsek ancak o zaman size inanabiliriz, başka türlü inanmayız” ifadelerini kullandı.