DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, bugün, TBMM’de, haftalık değerlendirme toplantısı düzenledi.

Babacan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

 “İnsan Hakları Derneği’nin 2022-2023 raporu ise tam ibretlik. Bu rapora göre, özellikle Doğu Anadolu ve Güney Doğu Anadolu bölgemizde, kolluk görevlilerinin eylemleri sonucunda 3 çocuk hayatını kaybetmiş durumda. Resmi hata, ihmal sonucu 4 çocuk yaşamını yitirdi. 254 çocuksa çeşitli şekillerde yaralandı. Mayın ve açık alanlardaki patlayıcıların infilakı sonucunda 3 çocuk ağır şekilde yaralandı.

19 çocuk, şüpheli şekilde yaşamını yitirdi. Şüpheli çocuk ölümlerinin en çok yaşandığı iller; Şanlıurfa, Mardin ve Şırnak. Bölgede intihara sürüklenen 10 çocuk, yaşamını yitirdi. 4 çocuk, intihar teşebbüsünde bulundu. Çocuk intiharlarının en çok Şırnak ve Mardin’de yaşandığını görüyoruz. Bir çocuksa hapishanede intihara sürüklendi. Toplumsal alanda şiddet sonucunda, en az 8 çocuk yaşamını yitirdi; 13 çocuk da yaralandı. En az 279 çocuk, toplumsal alanda cinsel istismar ve saldırıya maruz kaldı. 4 çocuk, kaçırılarak alıkonuldu. 3 çocuk, fuhuşa zorlandı.

"Kayyım gibi hareket etmekte”

Önder’den Soylu’ya ‘helallik’ yanıtı: Barış gelsin o işin kolay kısmı Önder’den Soylu’ya ‘helallik’ yanıtı: Barış gelsin o işin kolay kısmı

Ne diyordu Sayın Erdoğan, hatırlayalım: ‘Başkanlık sistemi gelecek, koalisyonlar bitecek.’ Şu anda iktidar ortağı kaç parti var, kendisi bile bilmiyor.

Adına ‘Türk tipi’ denen bu ucube sistem, aslında tek bir kişi için kaleme alınmıştı. Bizzat Sayın Erdoğan, bu ülkeyi kafasına göre yönetsin diye kaleme alınan bir sistem bu. Şahsına özel yapılan bu Anayasa’yı, yine kendi bedenine uyacak şekilde kesip biçmenin derdinde. Yeni anayasa dedikleri, tamamı ‘hâlâ bana engel olanlar var, şöyle bir önüm açılsın.’ Bizim ülkemizde parti genel başkanları jübile yapmasını, zamanı gelince kenara çekilmesini bir türlü bilmiyorlar, öğrenemiyorlar.

Erdoğan da her hafta Anayasa ile uğraşacağına artık mevcut pozisyonundan zaman içerisinde bir onurlu çıkışını yapmak durumundadır. ‘Oylarım düşse de başkalarına ihtiyacım olmadan ülkeyi kafama estiği gibi yöneteyim’ diyor. Hemen peşinden de küçük ortak tabii durur mu, arkasında cevap yetiştiriyor, sisteme aşık olduğu için hemen savunmaya geçiyor.

Sistemde en büyük kâr onun, böyle bir ortaklık dünyada pek görülmemiştir. Kâra ortak ama zarara karışmıyor. Bir tane kabine üyesi vermiyor. İktidarın parçası olarak sürekli devlet kurumlarına nüfus etme, kadrolaşma peşinde. Onun içindir de yüzde 10’luk oyuyla Sayın Bahçeli, ülkenin başında kayyım gibi hareket etmekte."