Özgür Kadın Hareketi (TJA) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi’nin, "İstanbul Sözleşmesi'ni sokaklarda kazandık, sokaklarda savunacağız" şiarıyla Diyarbakır merkez Kayapınar ilçesi Mahabad Bulvarı üzerinde bulunan Dünya Kavşağı'ndan Roboski Parkı'na yürüyüş gerçekleştirmesine polis izin vermedi. Yürüyüşün başlatılacağı Dünya Kavşağı yoğun güvenlik önlemleriyle ablukaya alındı. Yürüyüş için HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, partinin milletvekilleri Nuran İmir, Remziye Tosun, Dersim Dağ, Semra Güzel ve çok sayıda TJA aktivisti Dünya Kavşağı’na geldi.
Dört farklı noktada çembere alınan kadınlar, "Kadınlara değil, katillere barikat", "Yaşasın kadın dayanışması", "İstanbul sözleşmesi yaşatır", "Kadın yaşam özgürlük" sloganları ve zılgıtlarla durumu protesto etti.
AÇIKLAMA YAPILDI
Dört saatlik müzakerenin ardından kadınlar açıklama yaptı. Açıklamada, “Hempeymana stenbole dide jiyandın”, “Sokakları biz kazandık biz koruyacağız kazanımlarımızdan vazgeçmiyoruz" yazılı pankartlar ile "İstanbul sözleşmesi uygulasaydı Gülistan Doku buradaydı", "İstanbul sözleşmesi bizim biz kazanacağız"," Erkek vuruyor devlet koruyor", "İstanbul sözleşmesi yürürlüktedir" dövizleri taşındı.
'SALTANATINIZI KADINLAR YIKACAK'
HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, polislerin saatlerdir alanda kadınların sesini bastırmaya çalıştıklarına dikkati çekerek, "Kadın düşmanları ve katiller için kurmadıkları barikatları kadınların etrafında kurdular. Bu bir kere daha gösterdi ki bu iktidar kadın düşmanıdır. Karşısında kadın görmek istemiyor ama kadınlar barikatlarınızı, tek adam rejiminizi tanımaz. Dört duvara hapsettiniz biz direnmeye devam ettik, tehdit ettiniz biz mücadeleye devam ettik.Korkmakta haklısınız çünkü saltanatınızı kadınlar yıkacak" dedi.
'İKTİDAR SORUMLULUĞUNU YERİNE GETİRMİYOR'
Ocak ayından bugüne 91 kadının erkek şiddetiyle katledildiğini kaydeden Başaran, "Onlarca kadın tecavüz edildi çocuklar istismarla yüz yüze kaldı. Kadınlar, pandemide işsiz kaldı, şiddetle yüz yüze yaşamak zorunda kaldı. Bu iktidar sorumluluğu yerine getirmeyi bir yere bırakın kadınları toplumsal yaşamın dışına itmeye çalışıyor. Kadın düşmanı politikaları olarak Rosa Kadın Derneği'ne, TJA'ya baskın yapıp 26 kadın arkadaşımızı gözaltına aldı. Kadın arkadaşlarımız şiddete karşı mücadele ediyordu. 8 arkadaşımız tutuklandı. Bunun amacı şudur, kadınlar 25 Kasım'da, 8 Mart'a katılmasın. Kadınlar aile ev içine hapsolsun. 3 çocuk doğursun, açlık sefaletle yaşasın ve ülkenin nefesi solsun, makul ve makbul kadın olsun istiyorlar. Kadınlara eşit temsiiliyet olmasın diyorlar. Eşitlik istemeyin, sözleşmeyi savunmayın diyorlar. Bize dayattıkları, savaş, açlık, yoksulluk ve sömürü" diyerek kadınların buna karşı çıkaracağını söyledi.
'SİZ DİZ ÇÖKECEKSİNİZ'
Sözleşme'nin tarihsel bir kazanının sonucu kazanıldığını aktaran Başaran devamında şunları söyledi: "Makbul kadın olamayacağız. Türkiye ve Kürdistan da bütün kimlikleri bir yana bırakarak sözleşmeyi uygula demeye devam edeceğiz. Tek adamın sözüyle kazanımlarımızdan vazgeçmeyiz, sloganlarımız ve zılgıtlarımızla bu iktidara biz diz çöktüreceğiz ve onlar makul olan olacak."(Diyarbakır/MA)