Kongreye HDP Van Milletvekili Murat Sarısaç, HDP Van İl Eşbaşkanı Öznur Bartın, Yerine kayyım atanan Muradiye Belediye Eşbaşkanı Leyla Balkan, HDP Erciş İlçe Eşbaşkanları Şakir Asıl, Hicran Kandemir ve ilçede bulunan çeşitli STK temsilcileri katıldı. Yapılan bir dakikalık saygı duruşu ile başlayan kongrede 28 Aralık 2011 tarihinde yaşanan Roboski katliamının anısına hazırlanan slayt gösterisi yapılarak Roboski’de yaşamlarını yitirenler anıldı.
‘Tarihin her günü Kürtlerin maruz kaldığı katliamlarla doludur’
Tutuklu belediye eşbaşkanı Yıldız Çetin’in dayanışma amacıyla kongreye gönderdiği mektup okunduktan sonra söz alan HDP Erciş İlçe Eşbaşkanı Hicran Kandemir, Roboski katliamının insanlığın vicdanına işlenen bir hukuk meselesi olduğuna dikkat çekti. Kandemir, “Tarihin Her günü Kürtlerin katliamlara maruz kaldığı günlerle doludur. Bu günde o günlerden biridir. Ne Roboski’yi, ne Zilan’ı nede Cizreyi unuttuk” ifadelerinde bulundu. Cezaevlerinde bulunan siyasi tutsaklara selam gönderen Kandemir, “Direniş Kürtlerin kaderidir. Sadece demokratik bir yaşam isteyen ve demokratik toplum taleplerinde ısrar ettikleri için bu gün cezaevlerinde olan bütün siyasi tutsakları en derin duygularımla selamlıyorum” dedi.
‘Sessiz kalacağımız her katliam, başka katliamların habercisidir’
Kandemir’in ardından söz alan HDP Eş başkanı Şakir Asıl, Roboski katliamını anarak başladığı konuşmasında, katliama ilişkin gelişen hukuki süreci eleştirerek şu ifadelere dikkat çekti. “Bu gün Roboski katliamı dosyası rafa kaldırılmış olsa da, bu işlenen insanlık suçu, insanlığın vicdanına mahkum olmuştur. Sessiz kalacağımız her katliam başka katliamların habercisidir. Halkların iradesinin kayyumlarla gasp edilmesi de siyasi soykırım katliam politikasının bir parçasıdır. Bizler bu katliamlara karşı koyma iradesini gösterebilirsek, ileri ki süreçlerde gelişe bilecek yeni katliamların ve ya katliam planlarının önünü almış oluruz” ifadesinde bulundu.
‘Diyarbakır’da Roboski anıtının yıktırılması katliam gerçeğinin itirafıdır’
HDP Van Milletvekili Murat Sarısaç, Kürt özgürlük mücadelesinin birkaç günlük mücadele olmadığını uzun sürece yayılan tarihi bir süreç olduğuna dikkat çekerek, “ Bu coğrafyanın dört parçasında her hak arayışında halkımız en ağır katliamlara maruz kaldı. 90 Yıl önce Zilan’da binlerce insanımız suçsuz günahsız yere katledildi. Zilan katliamın failleri yargılanmadı. Bu cezasızlık politikası yeni katliamların gelişmesine ve katliamcıların cesaretlenmesine yol açtı. Roboski ve Cizre katliamları katliamlarla ilgili hukuki süreçlerin işlenmemesi ile ilgilidir. Roboski’de bir lokma ekmeğin peşinde koşan insanlar savaş suçu işlenerek savaş uçaklarıyla katledildi. Bu katliama ilişkin hukuki çelişkinin nasıl yaşandığı gözler önündeyken Diyarbakır’a kayyım olarak atanan şahsın Roboski anıtını yıktırması katliam gerçeğinin itirafı niteliğindedir.”
‘HDP Kürt Özgürlük Mücadelesinin tarihsel tecrübesidir’
Türkiye’nin kuruluşundan bu güne kadar Kürt halkına yönelik anlayışın değişmediğini ifade eden Sarısaç, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi. “ Geçmişteki İttihat-Terraki zihniyeti bu gün AKP ve MHP’de yürümektedir. Geçmişte Kütlere karşı gelişen katliamlar dönemin siyasi iktidarları tarafından yapıldığı ve tesadüf olduğu değerlendirmesi yapılmamalıdır. Bu uygulamalar tamamen Kürtlere karşı gelişen nefret politikalarının devamıdır. Bütün bu katliam ve nefret politikalarına rağmen, PKK lideri Sayın Öcalan, 2014-2015 yıllarında bir çözüm perspektifi ortaya koydu. Bu süreçte silahlar sustu ve artık çatışmalar yaşanmadı. Ölümler de durdu. Aynı zamanda Türkiye’de bir istikrar dönemi başladı. Ekonomide gelişmeler yaşandı. Fakat bu barış ortamı bazı kesimlerin çıkarlarına ters düşünce yeniden Kürt düşmanlığı politikası devreye konuldu. Tarih boyunca hep söyledik, şimdi de söylüyoruz Kürt düşmanlığı size hiç bir şey kazandırmaz, aksine kaybettirir. Bütün zor baskılara rağmen Kürt halkı barış taleplerini mücadeleleri ile hayata geçirecektir. Kürtler tarihleri boyunca katliamlara ve zor bir mücadele yaşadılar. HDP Kürt Özgülük mücadelesinin tarihsel tecrübelerinden yola çıkmış siyasi bir partidir. Aynı zamanda Türkiye’nin demokrasi anahtarıdır. Bu anlamda mücadelemizi sahiplenip büyütmekle sorumluyuz. Yeni yönetimimize bu günden sonraki mücadelelerinde başarılar diliyorum” dedi.
64 Delegenin bulunduğu Tek liste halinde gidilen seçimde İlçe Eş Başkanlığına Mehmet Latif Çalışır ve Sarya Bilici seçildi. Yönetim kurulu asil üyeliklerine Enver Cengiz, Fatma Serhatlı, Engin Yalçın, Hatice Yıldız, Kenan Elçi, Yaşar Kuçaş, Nejla Yılmaz, Adem Çelik ve Serkan Altun seçilirken yedek üyeliklere ise Eyyüp Sayat, Adil Bayramhan, Ercan Göçmüş, Kısmet Demir, Hasan Kış, Aydın Güler, Alpaslan Şengül, Sezai Yıldız, Sakine İşleyen ve Ahmet Binay seçildi. İl kurulu delegeliğine ise Şakir Asıl, Ferman Nama, Hicran Kandemir, Halıt Karalar ve Abdullah Beder seçildi.
Kongre alkışlar ve halaylar ile son buldu.
