Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Kadın Meclisi, kadın siyasetçilere yönelik baskı ve saldırılara dair parti binasında açıklama yaptı. Çok sayıda kadının katıldığı açıklamada konuşan HDP İl Eşbaşkanı Gülistan Atasoy, AKP-MHP iktidarının çöküş sürecinde olduğunu belirterek, "Bu çöküşten çıkmak için halklara yönelik saldırılarını arttırıyor. Toplumun tümünü kendisiyle karanlığa çekmek istiyor. Özellikle de Kürt kadının hedeflemekten vazgeçmiyor. Bunun son örneği Amed vekilimiz Semra Güzel’de gördük. Bütün kadın yoldaşlarımızın yanında olduğumuzu belirtmek için buradayız" dedi.
ALGI OPERASYONU
HDP Diyarbakır Kadın Meclisi Sözcüsü Yasemin Üçer, kadınların özgürlük mücadelesine yönelik saldırılara her gün yenisinin eklendiğini söyledi. Üçer, "Ortaçağ karanlığında başlayan cadı avları, bugün başta kadınlar olmak üzere bir bütün topluma yönelik gerçekleştirilen gözaltı ve tutuklamalarla, tecrit ve işkence politikalarıyla devam ettirilmektedir” ifadesinde bulundu. Semra Güzel’e yönelik linç girişimlerine dikkati çeken Üçer, "Milletvekilimiz Semra Güzel'in çözüm sürecinde çektirilmiş olan fotoğrafları yıllar sonra basına servis edilmiş ve arkadaşımız hedef gösterilmiştir. İktidarın elinde oyuncağa dönüşen ve yüksek temsilcileri iktidar tarafından atanan erkek yargı jet hızıyla harekete geçmiş ve hazırladığı fezlekeyi yaşadığı çöküşü durduramayan iktidara adeta bir müjde diye sunmuştur" dedi.
ERİL SİYASET
"Kürt kadının demokratik siyasetten tasfiyesi için hukukun rafa kaldırılması meşru görülmektedir" diyen Üçer, iktidarın "linç ve algı operasyonlarıyla" itibarını kurtaramayacağını söyledi. Üçer, tüm hukuksuzlukların kaynağını Kürt sorununun çözümsüzlüğünden aldığına işaret ederek, "6 yıldır Kandıra Kadın Cezaevi'nde siyasi rehine olarak tutulan Aysel Tuğluk arkadaşımızın sağlık koşulları elvermemesine rağmen ısrarla cezaevinde tutulmaya devam ettirilmesi bu kadın düşmanı politikalardan bağımsız değildir. Gültan Kışanak, Sabahat Tuncer, Figen Yüksekdağ, Leyla Güven, Ayşe Gökkan ve adını sayamayacağımız kadın arkadaşlarımızın hiçbir evrensel hukuka sığmayan gerekçelerle yıllardır cezaevlerinde tutulmasının en önemli nedenlerinden birinin eril siyasete müdahale etmesinden ve erkek siyaset anlayışına kaybettirmesinden kaynaklandığını buradan bir kez daha ifade ediyoruz" şeklinde konuştu.
'GERİ ADIM ATMAYIZ'
Güzel’e dönük cinsiyetçi saldırılara da değinen Üçer, kadınların örgütlü mücadele ve dayanışmasıyla bu saldırıların boşa çıkardığını söyledi. Üçer, şöyle devam etti: "Baskılarınız, gözaltılarınız, erkek adaletiniz ve yargınız bizleri mücadele etmekten alıkoyamayacak. Acizce yürütülen bu kirli savaş politikalarına karşı demokratik siyasetin öncüsü ve öznesi olmaktan vazgeçmeye hiç de niyetimiz yok. Direnişlerle büyük bedellerle örülü kadın özgürlük mücadele tarihimizi bilenler bilir; bizler hiçbir cinsiyetçi faşist saldırı karşısında bu güne kadar geri adım atmadık, bundan sonra da atmayacağız. Sevgili Gültan Kışanak’ın dediği gibi yok saydığınız inkâr ettiğiniz kadınlar en büyük kariyerini sizin erkek iktidarınızı ve saltanatınızı yıkarak gerçekleştirecek."
‘O FOTOĞRAF KÜRTLERİN GERÇEKLİĞİDİR'
HDP Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ ise Güzel’e dönük saldırıların "eril ve faşist zihniyet" tarafından yürütüldüğünü söyledi. Dağ, "Bugün Güzel şahsında milyonlara saldırıyorlar. Her zaman saldırılarını kadınlar üzerinden yürütüyorlar ve buna önce Kürt kadınlarından başlıyorlar. Bu Kürt kadın kimliğine, TJA’ya yönelik bir saldırıdır” dedi.
Saldırıların Kürt kadın mücadelesine engel olamayacağının altını çizen Dağ, "Hiç kimse özgürlüğün ve barışın umudu olan Kürt kadının önünde duramaz. Biz TJA ve Kürt kadınları olarak Semra Güzel’in yanındayız. Semra Güzel barışın umududur. O fotoğraf, bu toprakların ve Kürtlerin gerçekliğidir. Kimse o fotoğrafı yargılayamaz. Hele ki çetelerle kadın katilleri ile fotoğrafları olanlar bu fotoları yargılayamaz. Kimse Kürt kadınını siyasetten çıkaramaz. Güzel bizim vekilimizdir ve her zaman da öyle kalacak. Vardık, varız ve var olamaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.