Van’da ilk Newroz ateşini kadınlar yaktı Van’da ilk Newroz ateşini kadınlar yaktı





HDP Van İl Örgütü tarafından ‘Durmayalım, faşizmi durduralım!’ şiarıyla Van’da düzenlenen ‘Buluşma toplantısına katılan HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Nadir Yıldırım, “ Artık dönem koruma ve savunma dönemi değil, dönem hamle dönemidir” diye konuştu.
 
Van’da HDP İl Örgütü tarafından  ‘Durmayalım, faşizmi durduralım!’ şiarıyla bir toplantı düzenlendi. Toplantıya HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Nadir Yıldırım, HDP MYK Üyesi Çilem Küçükkeleş, HDP Van İl Eş Başkanları Yakup Ataş, Gülistan Orhan, HDP PM Üyeleri Zahide Besi, Özgür Zeydanoğlu,  DBP Van İl Yöneticileri, DBP PM Üyeleri, Saim İpekten, ESP Van Temsilcileri,HDP-DBP İlçe Örgütleri, TJA Aktivistleri, Barış Anneleri, STK Temsilcileri, Belediye Meclis Üyeleri ve halk katıldı.
 
ATAŞ : DÖNEMİN RUHUNA DENK DÜŞEN BİR PLANLAMAYI TARTIŞACAĞIZ

'Barış ve Demokrasi Şehitleri’ adına yapılan saygı duruşunun ardından HDP Van İl Eş Başkanı Yakup Ataş, içinden geçilen dönemin zorluklarına dikkat çekerek, böylesi ağır bir dönemin ruhuna denk düşecek bir planlama içinde yeni döneme gireceklerini ifade etti. Ataş, “ Bugünkü toplantımızda il ve ilçe örgütlerimizle,  sivil toplum örgütlerimizle önümüzde ki dönemi tartışacağız.” Diyerek tüm katılımcılara teşekkür etti.



 
‘HİÇ BİR GÜÇ DEĞİŞİMİN KARŞISINDA DURAMAZ’



Ataş’ın ardından söz alan HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı ve Van Milletvekili Nadir Yıldırım ise, Değişim koşulları kendini dayattığında hiçbir güç bunun karşısında duramaz. Türkiye’de ki durumda bundan bağımsız değildir. Daha demokratik, daha özgürlükçü bir yaşam kendini dayatıyor. Geçmişin sistemiyle, zihniyetiyle toplumsal sorunların çözülmediği artık net bir biçimde görülüyor. İşte bu sistemler sona yaklaşırken daha zorba ve zalim bir karaktere  bürünüyor ve gidişleri de böylece daha hızlanmış oluyor. AKP’nin 15 yılı da böyle geçti, bize zalimliği ve zulmün zirvesini yaşattılar. Bugün yaşadığımız her şey, bütün anti demokratik hukuk dışı uygulamaların kaynağını iyi tespit etmemiz lazım. “ diye konuştu.


 
‘KÜRT DÜŞMANLIĞI ÜLKEYİ KAOSA SÜRÜKLEDİ’
 
Yıldırım konuşmasını, “ Toplumun bazı şeyleri fark etmesi  lazım, Şunu açık ve net olarak belirtilelim ki. 2000’li yıllarla birlikte Türkiye’nin önüne 2 yol konuldu. Ya, Rejim Demokratik reform ve restorasyonu ile Kürt sorunu çözülecek, Türkiye daha da güçlenerek kargaşadan bağımsız olacak. Ya da 90 yıla dayanan inkar ve imha politikalarında ısrar ederek uçurumun kenarına gelecek. Sayın Öcalan 2000’li yıllarla birlikte Türkiye’nin demokratikleşmesi için mutlaka izolasyon koşullarında nefes nefese bunun mücadelesini verdi.  Türkiye’yi bu sürece yönlendirdi. 2013-2015 koşullarında bunun önünü açtı. Fakat özellikle Nisan 2015 tarihinden itibaren Sayın Öcalan’ın dışarıyla bağlantıları kesildi. Toplumun aslında kaybettiği, sistemin gittiği bataklığa battığı sürecin başlangıcı  5 Nisan 2015’tir. Sayın Öcalan’ın  tüm uyarıları gerçek oldu, darbe mekaniği devreye girdi. Özellikle 7 Haziran seçim sonuçlarının darbe marifetiyle reddedilmesi Sayın Öcalan’ın manifestosunun reddidir. Bu anlamda 7 Haziran darbesi ile Türkiye’de demokratik siyaset alanı ve kanalları tek tek kapanmaya başladı. Erdoğan, savaş marifetiyle iktidarını kurtarmak için Kürdistan’ın tüm kentlerine yönelirken, metropollerde ise emekçilere yöneldi. Ülkeyi bölgeyi düzeyinde bir savaş eksenine kaydırdı.  ‘Irak ve Suriye’ye gireceğiz’  diyerek hegamonik bir güç olmaya çalıştı. Ve işte bu politikaların sonuçları ortada. Kürt sorununa dönük hala inkarcı, imhacı ve katliamcı politikaların değişmediğini görüyoruz. Türkiye’yi bu konuma  getiren mevcut iktidarın kodlarında ki faşizmidir. Kürt düşmanlığı, Kürdün özgürlüğünü kabul etmeme durumu ülkeyi kaosa sürükledi.”  Sözleriyle sürdürdü.


 
‘BEDELİ NE OLURSA OLSUN ASLA DİZ ÇÖKMEYECEĞİZ’
“İşte bu anlamda demokrasi ve özgürlüğü esas alan partimiz üzerindeki tasfiye ve çöktürme tasfiyeleri devam ediyor.  Bir çok vekil arkadaşlarımız ve tüm seçilmişlerimize yönelik bir saldırı söz konusudur. “ diyen Yıldırım, “Sayın Yüksekdağ,  Sayın Hezer Van milletvekiliydi, Sayın Bekir Kaya Belediye Başkanımızdı. İşte buna karşı bizde mesajımızı net vermeliyiz. Halkımıza topyekün savaş dayatılıyor. Bize dayatılan psikolojik savaş tüm yönleriyle devam ettiriliyor. Halkımızın iradesine yönelik bir saldırı olarak kayyum atamalarını, vekilliklerimizin düşürülmesini değerlendiriyoruz.Şunu açık ve net belirtiyoruz. Başta partimiz olarak, kadınlar, gençler, annelerimiz, saldırının her türlüsüne karşı direndi ve diz çökmedi. Emin olduğumuz tek nokta var. Bedeli ne olursa olsun asla biat etmeyeceğiz, asla diz çökmeyeceğiz. Handikaplarımız olabilir, yanlışlarımız olabilir, zayıf kalabiliriz. Ancak halkımız şunu bilsin ki, kararlığımız düşmanı yenecek bir kararlılıktır. Bedeli ne olursa olsun direnmekte kararlıyız. Bu anlamda cesaret sorunumuz yok, halkımıza inanıyoruz. Halkımızla başaracağız.” Dedi.
 
‘SAKIN KİMSE TEREDDÜT YAŞAMASIN’
 
Konuşmasında kimsenin asla tereddüt yaşamamasını isteyen Yıldırım, “  Umuda yönelik, cesarete yönelik saldırı daha büyüktür. Arkadaşlarımızın zindanlarda rehin tutulması,  5 Nisan’dan bu yana Sayın Öcalan üzerinde ki tecritin sürdürülmesi hepsi bizi tecrit almaya yönelik saldırılardır. Her yerde TBMM’de, meydanlarda açıkça haykırıyoruz, yenilecek olan onlardır. Bu konuda asla karamsarlığa kapılmayalım.Erdoğan ve Bahçeli gericiliğine dayanan bu iktidarın ömrü  6 aydır ancak bunların gidişi gibi olmayacak. Çünkü hiçbir iktidar bunlar kadar kısa bir zamana bu kadar suçu sığdıramamıştır. Kenan Evren dahi bunu beceremedi. Onun için zulümle abad olunmaz. Zulümle başaramayacaklar. Bu kadar zalim olmaları cesaretlerinden değil, korkaklıklarıdır. Bizde ki cesaretin binde biri onlarda olsaydı çok daha büyük zulümler yaparlardı.” İfadelerini kullandı.
 
‘ARTIK HAMLE ZAMANIDIR’
Yıldırım konuşmasını şöyle tamamladı : “ Diyarbakır’da direniş gösteren tüm arkadaşlarımızı selamlıyoruz. Halkımızı engelleyerek direnişimizi kıracaklarını sanıyorlar. Bu iliklerine kadar tirim tirim titrediklerinin göstergesidir. Bu inanç ve kararlılıkla mücadelemize yükleneceğiz, biz mutlaka kazanacağız, onlar kaybedecek. Yeni dönemin planlaması yapan bir duruş göstereceğiz. Bu anlamda eleştiri ve önerileriniz biçim için çok değerlidir. Yani, biz bugün burada AKP’ye karşı, Erdoğan Bahçeli faşizmine karşı kendimizi koruyalım diye tartışmayacağız. Erdoğan ve Bahçeli faşizmini nasıl yeneceğimizi sizlerle tartışmak istiyoruz. Bütün çöktürme, tasfiye planlarına rağmen ayaktayız. Artık yeter… Hamle zamanı. Mücadeleyi ileri bir mevziiye taşıma zamanı Faşizm defolup gidecek,”
Yıldırım’ın konuşmasının ardından toplantı basına kapalı olarak devam etti.



 
 
VAN HABERDAR