Depremin üzerinden 16 gün geçmesine rağmen Mereş'in Elbistan ilçesinde, hala birçok temel ihtiyaç malzemesi karşılanmadı. Depremzedelerin temel eksiği ise, sağlık hakkı. 16 gündür suyun olmadığı kentte, depremzedeler hijyenden yoksun yaşarken, bu durumdan da en çok etkilenen kadınlar oldu. Kadınlar ve genç kızlar çadırlarda ihtiyaçlarını gideremezken, hijyen yoksulluğu ise hastalıkları tetikliyor.
Elbistan’da yaptığı ziyaretlerde kadınlar ve çocuklarla bir araya gelerek sorunlarını dinleyen Halkların Demokratik Partisi (HDP) Muş Milletvekili Şevin Coşkun, valiliğin açıkladığı 924 can kaybının asılsız olduğunu, 2 bin yapının yıkıldığını belirtti. Birçok enkazda "kontrol edilmiştir, boştur" ibaresi olduğuna dikkat çeken Coşkun, "Bu ibarelerin neye göre yazıldığı bilinmiyor. Bazı enkazlarda hiçbir şey yazılmamış. Sadece birilerinin ihbarı üzerine arama kurtarma çalışmalarının yürütüldüğünü valilik yetkilileri de açıklamıştı. Düşünün kimi kimsesi olmayan yaşlı bir çift olsa enkazın altından kalıp kalmadığından kimsenin haberi olmayacak. Çalışmalar ile birilerinin olup olmadığı anlaşılacaktır, ancak şu anda çalışma da yok” diye konuştu.
YARDIM GİTMİYOR, GİDEN YARDIM ENGELLENİYOR
İki gündür çadırları dolaştıklarını söyleyen Coşkun, şunları aktardı: “AFAD’ın günler sonra kurduğu çadırları ziyaret ettik ve birçok mağduriyetin olduğunu gördük. Küçük çadırlarda 4 veya 7 kişi kalıyor. Isınıma sorunu hala mevcut. Çocuklar da burada çok mağdur oluyor. Çocuklar çok küçük ve havalar çok soğuk. Çadırlar kış koşullarına uygun değil. Depremzedeler, yardımların kendilerine ulaştırılmadığını, AFAD ve Kızılay’ın gönüllülerin oluşturduğu dayanışma ağıyla gönderdikleri yardımları engellediğini aktardılar. Oysaki dayanışmanın din, dil, ırk ayrımı yapmaksızın herkese ulaşması gerekirdi. Elbistan’da mevcut olan kış koşullarında gıda, kadın hijyen malzemeleri, odun ve kömüre ihtiyaç var. Bunların karşılanması gerekiyor.”
‘KADINLAR İHTİYAÇLARINI GİDEREMİYOR’
Depremin 15’nci gününde Elbistan’da hala su olmadığına dikkat çeken Coşkun, kadın depremzedelerin büyük bir mağduriyet içerisinde olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: “Kadınlar, 10 gündür bu kentte banyo yapamıyor, kişisel ihtiyaçlarını gideremiyorlar. Koşullar yaratılmadığında en geç bir hafta içerisinde burada salgın hastalıklar ortaya çıkacaktır. Bu özellikle kadın ve çocuklar açısından ciddi riskler barındırıyor. Bu konuda ihtiyaçların bir an önce giderilmesi için konteyner kentlerin oluşturulması, insanların yaşamını karşılayabilecek olanakların sağlanması gerekiyor.”
‘SAĞLIK KURULUŞLARI DEPREM BÖLGSİNDE ÇALIŞMA BAŞLATMALI’
İnsanların çoğunun evlerinin ya yıkıldığını yada ağır hasar aldığını ifade eden Coşkun, birçok insanın köyüne veya başka kentlere göç ettiğini söyledi. Sağlık sorunları ve travmalar için sağlık kuruluşlarının ortak bir organizasyon ile hareket etmesi gerektiğini belirten Coşkun, “Bu depremin yarattığı travmalar üzerine çocuklar ve kadınlar için acilen bir araya gelip önlem alınmalı, bir an önce tüm deprem bölgelerinde bir çalışmanın başlatılması gerekiyor” dedi.
‘YARDIMLAR DAĞITILIRKEN KADINLARIN İHTİYAÇLARI GÖZETİLMELİ’
Yardımların dağıtılması sürecinde kadınların öncelikli ihtiyaçlarının göz önünde bulundurulması gerektiğini söyleyen Coşkun, “Yardımlar dağıtıldığında daha çok erkekler ihtiyaçlarını karşılamak için gidiyor ve kadınların neye ihtiyaçlarının olduğundan bir haberler. Bu nedenle yardımlar götürülürken ve dağıtılırken gıda kolilerinin, odun, kömür, sobaların yanında kadın arkadaşların özel ihtiyaçlarının olduğu unutulmamalı. Ulaştırılması konusunda da hassasiyet gösterilmesi gerekiyor” diye konuştu.
Son olarak dayanışma çağrısında bulunan Coşkun, “Bizler halkla yan yana gelerek kurduğumuz dayanışma köprüsü ile bu süreci aşacağız” dedi.
