İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in geçtiğimiz haftalarda CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in ittifak teklifini reddetmiş, peşi sıra istifalar patlak vermişti.
Bu istifalar ve ihraçlar, seçime "tek ve müstakil" girme kararı alan İYİ Parti ile CHP arasında gerilim artarken Akşener ve İmamoğlu'ndan aynı gün içinde birbirlerini hedef alan açıklamalar geldi.
İYİ Parti, özellikle İstanbul Büyükşehir Belediye meclis üyelerinin istifalarından CHP'yi sorumlu tutarken İmamoğlu'ndan konuya ilişkin 'ilgimiz yok' mihvalinde açıklamalar geliyordu.
Son olarak İYİ Parti lideri Meral Akşener'in "Sayın Erdoğan bilir, Sayın İmamoğlu da öğrenecek" sözlerini sarf etmesinden dakikalar sonra İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da temel atma törenindeki konuşmasında "Bazı dostlar haddini aşan cümleler kullanıyor" ifadelerini kullandı.
İMAMOĞLU: BAZI DOSTLAR OYUNA GELİP HADDİNİ AŞIYOR
- Akşener'den dakikalar sonra başka bir törende konuşma gerçekleştiren İmamoğlu, isim vermeden İYİ Parti'yi hedef aldı:
"Yeni bir oyunla karşı karşıyayız. Omuz omuza mücadele ettiğimiz, aynı masayı paylaştığımız, birlikte iş ürettiğimiz, aynı kaseden çorba içtiğimiz dostlarımızı bize karşı kışkırtıyorlar. Bunu üzülerek takip ediyorum. Sayıları az da olsa bir kısım dostlar oyuna geliyor, bazen haddini aşan cümleler kurabiliyorlar. Biz başından beri 'Eski dost düşman olmaz' dedik."
AKŞENER NE DEMİŞTİ?
Partisinin Uşak il binasında yaptığı konuşmada Akşener, yaşananların bir siyasi partinin iç işlerine karışmak demek olduğunu belirterek, "Ben 1997 yılında bu olayı Doğru Yol Partisi'nde yaşadım. Dolayısıyla ben bu konuda idmanlıyım. Şu andan itibaren bunu bir savaş ilanı olarak kabul ediyorum. Varım, buyursunlar" ifadelerini kullandı.
AKŞENER: KORKUP, MİLLETİN İSTEĞİNİ KABUL ETMEDİLER
- Akşener zehir zemberek açıklamalarına bir sonraki programında da devam ederken şunları söyledi:
"Dün bir aydınlanma yaşadım, sayın Erdoğan bilir. İmamoğlu da öğrenecek. Ben sayın Erdoğan hapse giderken oradaydım. Çoluğu çocuğu ile ilgilenen bendim. Evinin önünde polis noktası kaldırıldığında oradaydım. Ama en ağır hakaretleri işiten ben oldum. Aynı şekilde Saraçhane'ye 2. kere gittim. Bugün sövenler, o gün rahmetli anama kadar götürdüler işi. Ama kazanana kadar ağzımı açmadım. O masaya götürdüm, masadan kovuldum. Ama ikisi de (Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş) korkup, milletin isteğini kabul etmediler."