Van'ın 312 bin nüfusuyla en büyük ilçesi olan İpekyolu'nda, partilerin alacağı oylar aynı zamanda kentteki seçimin sonucunu da belirliyor. 1 Kasım seçimlerinde yüzde 56, 24 Haziran seçimlerinde de yüzde 56 oy alan Halkların Demokratik Partisi (HDP), bugüne kadar yapılan seçimlerde açık arayla birinci parti çıktı.
31 Mart seçimlerinde bir kez daha kentin seçim sonucunda belirleyici olacak İpekyolu'nda, HDP'nin seçim çalışmaları aralıksız devam ediyor. Şehzade Kurt ve Azim Yacan'ın eşbaşkan adayı olarak belirlendiği ilçede, HDP seçim çalışmalarına büyük bir ağırlık verecek. Mahalle mahalle, sokak sokak gezerek yurttaşlarla bir araya gelmeye devam eden eşbaşkan adayları Kurt ve Yacan, 31 Mart tarihinin kayyumun ördüğü korku duvarlarını yıkma ve belediyeleri halka açma günü olarak nitelendiriyor.
'ÖFKE SANDIĞA YANSIYACAK'
İddialarının büyük olduğunu söyleyen Eşbaşkan Adayı Şehzade Kurt, kayyumlara yönelik büyük bir tepkinin olduğunu söyledi. Bu tepkinin 31 Mart'ta sandığa yansıyacağını vurgulayan Kurt, halkın iradesini gasp edenlere, seçilmişlerini tutuklayanlara karşı öfkesini sandıkta göstereceğini belirtti. Kurt, iktidar ne kadar baskı yaparsa yapsın kentte 14'te 14 yapacaklarını söyledi.
'HALKLA BİRLİKTE KARAR ALINCAK'
Halkın seçmediği yönetimlerin doğrudan bir yönetim olmadığına işaret eden Kurt, "Hiçbir zaman şeffaf bir yönetim olmamıştır. Biz bir kere daha halkımızın bize emanet edeceği iradesini tekrar en güçlü şekilde sahipleneceğiz. Halkın doğrudan karar mekanizmasına dahil olduğu, hiçbir ayrım gözetmeksizin bütün kesimlerin kararlara katılacağı ve kendisinin yöneteceği bir irade ortaya çıkaracağız" dedi.
'KAYYUMLAR İLK OLARAK KADINI HEDEF ALDI'
Kayyum yönetimlerinin başa gelir gelmez işe kadın kurumlarını kapatmakla başladığını söyleyen Kurt, şöyle devam etti: "Bu, kadına ve topluma verilen bir gözdağıydı. Kayyum politikası ve zihniyeti eril siyasetin, eril zihniyetin bir parçası olduğu açığa çıktı. Kayyumlar atanır atanmaz Kadın Politikaları Müdürlüklerini, Kadın Politikaları Daire Başkanlıklarını kapatması aslında bir tesadüf değildir. Bu politika kadını toplumsal yaşamın dışına iten zihniyetin bir ürünüydü. Kadın ve gençlik çalışmaları bir nevi saldırılara uğrayarak kapatıldı. Biz de HDP’nin paradigması doğrultusunda başta gençlik ve kadın olmak üzere bütün toplumun kendisini içinde var ettiği, projelerle tekrar halkımıza cevap olmayı planlıyoruz.”
'KORKU DUVARLARI YIKILACAK'
Kentin sorunlarının 3'te 2’sinin İpekyolu’nda biriktiğini belirten Kurt, ilk olarak artı ve eksilerinin röntgenini çekip ondan sonra yaratılan tahribatı ortadan kaldırmayı düşündüklerini söyledi. Doğrudan halkın yönetimin içinde olduğu bir yönetim tarzı ve anlayışıyla bütün sorunlara da cevap olacaklarını inandıklarını dile getiren Kurt, “1 Nisan'da kayyumların halkın iradesiyle geri gönderileceğini, kayyumların ortaya bıraktığı korku duvarlarının da halk iradesiyle yıkılıp kalkacağına inanıyoruz" ifadesinde bulundu.
Başta kadınlar olmak üzere herkesi seçim çalışmalarına dahil olmaya davet eden Kurt, "Kayyumlar Kürt halkı şahsında bütün ülke halklarına ve demokrasisine vurulan bir darbedir. Buna cevabın 31 Mart’ta bütün ülkede verileceğine inanıyorum" dedi.
'ÖNEMLİ PROJELER GELİŞTİRECEĞİZ'
Yoğun göç ile günden güne büyüyen ilçenin sorunlarının da büyük olduğunu söyleyen Eşbaşkan Adayı Azim Yacan ise sorunlara karşı projeler geliştirerek çalışmalara başlayacaklarını belirtti. İlçenin altyapı, üstyapı, ulaşım gibi önemli sorunlarının olduğuna dikkat çeken Yacan, "İlçenin çok ciddi bir gençlik ve kadın potansiyeli var. Genç nüfusun çok fazla beklenti içerisinde olduğu ilçede sosyal belediyecilik, kültürel çalışmaların daha fazla ön planda olduğu bir belediyecilik düşüncemiz var. İpekyolu’nun en temel sıkıntısı elbette sorunların çözümü noktasında yaşanan kesintilerdir. Sorunları tespit ediyoruz, çözümüne dönük projeler tespit ediyoruz; ama kayyumlarla bu projeler kesintiye uğradı. Buna rağmen çözüme dair projeler üreteceğiz. İlçenin tüm sorunlarına yönelik kapsamlı projelerimiz olacaktır" diye konuştu.
'HALKIN SEÇME VE SEÇİLME HAKKI GASP EDİLDİ'
Kayyum atanmalarıyla halkın seçme ve seçilme hakkının elinden alındığını söyleyen Yacan, bunu da “ülkenin demokrasisine bir darbe” şeklinde niteledi. Evrensel bir hak olan seçme ve seçilme hakkının da darbe aldığını kaydeden Yacan, “İnsanlar sandığa gidecekler, oy kullanacaklar ve orada bir sonuç çıkacak fakat o sonuç bir darbe ile karşı karşıya gelecek. Maalesef böylesi bir durum yaşandı. Ülkenin demokrasisi, halkın sandığa, seçime olan umudu ciddi bir darbe almış durumda. Bu duruma halkımızın ciddi bir tepkisi var ve bu tepki sandıkta ortaya çıkacak. Biz seçilmişler olarak birebir insanlarla temas ettiğimizde insanlar bize taleplerini, sorunlarını iletiyor. Biz bu sorunları çözme konusunda perspektif ve proje oluşturuyoruz. Dolayısıyla seçimden sonrası bu talepleri yerine getiremeyişimizin bir mahcubiyetini ve sorumluluğunu taşıyoruz; ama kayyumların böyle bir sorumluluğu yok. Neticede halk tarafından seçilmemişler ve kendilerini halk tarafından halka karşı sorumlu hissetmiyorlar. Dolayısıyla keyfiyetçi bir tutum içerisindeler. Yüzlerce belediye personelimiz işinden oldu, ciddi bir nitelikli iş gücü kaybı yaşandı. Belediyelerimiz ciddi bir şekilde borçlandırıldı ve belediyeye ait olan taşınmazların neredeyse hepsi satıldı. Bu anlamda ciddi bir tahribat yaşandı" diye konuştu.
'GASPÇI ZİHNİYET SON BULACAK'
31 Mart tarihinin gaspçı zihniyetin son bulacağı bir gün olacağını söyleyen Yacan, şöyle devam etti: "1 Nisan halkımızın yeniden belediyesi ile kavuştuğu, bütünleştiği, halkla belediye arasındaki duvarların ortadan kalktığı ve aynı şekilde Van’daki tüm belediyeleri alacağımız bir bayram günü olacak. O gün özelde Van, Serhat ve Kürdistan halkı için büyük bir coşkunun yaşayacağı bir gün olacaktır. Şimdiden bunun heyecanı ve coşkusu içerisindeyiz. Halkımız da günü büyük bir heyecan ve coşkuyla bekliyor."
MA / Adnan Bilen