Haber: Sercan Akbaş
Türkiye'de yaşanan sömürü düzeni sonucu işçi cinayetleri her geçen gün katlanarak artıyor. Türkiye'de yaşanan işçi ölümlerine karşı iktidar ve kamuoyu sessiz. Bölgede çözülmeyen yüz yıllık işsizlik sorunundan dolayı gelecek kaygısı ile birlikte yola çıkan genç nüfus, Türkiye'nin ağır işlerini omuzluyor. Bu yük ile birlite zorlu kış şartlarında ve aşırı sıcaklarda derme çatma baraka ve konteynerlerde zor şartlar altında çalışan inşaat işçileri, emeklerinin sömürülmesi, sigortasız, güvencesiz ve kötü koşullarda çalışmaları ile birlikte hayatlarından oluyor. Milyonluk ihaleler ile paraya para demiyen inşaat şirketleri ise betondan, demirden ve emekten çaldıkları gibi işçilerin hayatlarınıda çalıyor.
EN AZ 100'E YAKIN VAN'I İŞÇİ HAYATINI KAYBETTİ
Son 2 yıl içerisinde takip ettiğimiz ve elimizdeki rakamlara göre 2022'de 56, 2023'te ise en az 42 işçi hayatını kaybetti. Bu rakamlar ise sadece kamuoyuna yansımayan ve kayıtlara geçmeyenler hariç. 2024'ün ilk haftasında ise 3 Vanlı işçi daha hayatını kaybetti.
İş cinayetleri silsilesi sonucu bu yıl son 3 gün içerisinde 3 Vanlı işçi daha hayatını kaybetti. İstanbul Silivri'de çalışmış olduğu bir inşattan aşağıya düşen Van'nın Muradiye ilçesi nüfusuna kayıtlı Baran Tekin (25) hayatını kaybetti. Van'ın İpekyolu ilçesinde ikamet eden ve Antep'in Şahinbey ilçesinde çalışmış olduğu inşatta başına düşen briket nedeni ile 4 çocuk babası Nevzat Karaaslan (55) isimli işçide hayatını kaybederken, son olarak Van Gürpınar ilçesine nüfusuna kayıtlı Mert Bayat ( 20) bugün Manisa’da çalıştığı inşaatta vincin devrilmesi sonucu hayatını kaybetti.
Mert Bayat'ın (Diyar Delal) ayrıca müzisyen olduğu öğrenildi.
İŞ CİNAYETLERİNDE 2023 BİLANÇOSU
İşçi Sağlığı ve Güvenliği (İSİG) Meclisi, her ay yayınladığı iş cinayeti raporuna göre Aralık ayında 4'ü kadın, 150'si erkek olmak üzere toplamda 154 kişi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi.
Raporda, 2023 yılına dair veriler de yer aldı. Raporda, Ocak’ta 115, Şubat’ta 261, Mart’ta 130, Nisan’da 123, Mayıs’ta 147, Haziran’da 160, Temmuz’da 184, Ağustos’ta 206, Eylül’de 153, Ekim’de 151, Kasım’da 145 ve Aralık’ta 154 olmak üzere en az bin 929 işçinin hayatını kaybettiği ifade edildi.
Raporda, inşaat ve yol kolunda iş cinayetlerinde yaşamını yitirenlerin oranı yüzde 29 oldu. Taşımacılıkta bu oran yüzde 12, Tarım ve ormanda yüzde 11, ticaret ve büro yüzde 9 ve metal iş kolunda yüzde 8 oldu. Raporda ölüm sebeplerine göre yapılan oranlamada ise, ezilme ve göçük yüzde 22, trafik ve servis kazası yüzde 21, yüksekten düşme yüzde 19 olarak belirlendi. Raporda, en çok iş cinayetinin yaşandığı kentin İstanbul olduğu aktarıldı.
İŞ GÜVENLİĞİ EĞİTİMİ VARMIŞ GİBİ GÖSTERİLİYOR
İş Güvenliği Uzmanı Kadri Salaz iş cinayetlerine dair yaptığı açıklamada Türkiye’nin iş kazaları ve meslek hastalıkları açısında dünyada 3’üncü, Avrupa’da ise 1’inci olmak gibi kötü bir sicile sahip olduğunu söyledi.
Van kentinin yoksulluk sıralamasında Türkiye’nin en son üç kenti arasında yer aldığını belirten Salaz, açlık ve yoksullukla boğuşan genç bir kuşakla karşı karşıya olduklarını söyledi. Kürt kentlerine her gün iş cinayeti sonucu yaşamını yitirenlerin cenazelerinin geldiğini hatırlatan Salaz, “Van dışındaki illerde, özellikle Akdeniz ve Ege sahillerindeki yapılaşmalarda çalışan çocuklarımız maalesef bir cinayet sonucu ölüyorlar. Türkiye, iş kazaları ve meslek hastalıkları açısında dünyada 3’üncü, Avrupa da 1’inci sırada. Yani kötü bir sicile sahip. Bizim kentimiz ise Türkiye’deki diğer kentler arasında en kötü sicile sahip olan kentlerden biridir. Metropol kentlere çalışmak için giden insanlar maalesef eğitim almadan çalışmaktadır. Bu gençler, yapacakları işlerle ilgili oryantasyon ve mesleki eğitimleri alamadan inşaatlarda çalıştırılıyor. İşveren de bu eğitimleri kağıt üzerinde, ‘varmış’ gibi göstererek dosyalarına koymaktadır. Bu durum da maalesef çalışanların kaderini değiştirmiyor” dedi.
İŞ GÜVENLİĞİ
Genellikle inşaatta çalışan işçilerin emniyet kemeri ve gerekli güvenlik sağlanmadığı için düşüp öldüğünü dile getiren Salaz, “Siz yeterli güvenliği almazsanız 10’uncu kattan aşağı düşen insan elbette ölür. Bu insanlar, ölmemek için tedbir alması gerekir. Yaşam halatına bağlanmış emniyet kemeri takmadan oraya çıkan işçi ölüme davetiye çıkarmaktadır. Dolayısıyla hepimizin bu kötü talihimizi tersine çevirmek, gelişmiş ülkelerdeki gibi 0 iş kazası, 0 ölüm şekline çevirmeye çaba göstermemiz lazım. Bunun içim önce işverenler, işyerlerinde her türlü tedbiri almak zorundalar” şeklinde konuştu.
Çalışanların da işverenin de İş Sağlığı ve Güvenliği kurallarına uymak zorunda olduğunu ifade eden Salaz, Türkiye’de her yıl 3 bin kişinin kazalar sonucu yaşamını yitirdiğini hatırlattı.
SİGORTASIZ ÇALIŞTIRILIYORLAR
İşçi alındığı zaman iş güvenliği uzmanları olarak o iş yerinde çalışanların öncelikle sağlık muayenesini yaptıklarını kaydeden Salaz, alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı: “İşçi alındığında sağlık sigortası yapılır, eğitimleri verilir ve gerekli uyarılardan sonra kendisine kullanması gereken kişisel koruyucu donanım malzemelerini teslim ederiz. Bunları kullanması gerektiğini de tembih ederiz, işyerinde takmaları için gerekli baskıyı yaparız. Bugün, Bolu’da bir şantiyede 100 tane sigortasız Suriyeli işçi çalışıyor. Sigortası olmadığı gibi Türkçe bilmiyor, eğitimi yok, herhangi bir tedbir alınmamış ve bu insanlar ölümle burun buruna çalışmaktadırlar. Bunun gibi yüzlercesi var. İş kazaları konusunda cezalar caydırıcı değil.”