Van'da doğal görüntüsüyle yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeken Muradiye Şelalesi, kayyım tarafından rekreasyon ve restorasyon çalışması adı altında bir şirkete devredildi. Yılın her döneminde mevsimlerin rengine bürünen şelale ziyaretçilerde büyük bir hayranlık yaratırken, şelaleyi besleyen Mahibendi Çayı ise İnci Kefali’nin yumurtasını bırakmasıyla meşhur.
jinnews'e konuşan Şelalenin proje ile tekelleşeceğine dikkat çeken Ekoloji Hareketi üyesi Seher Kadir Ataşoğlu, kayyımın rekrasyon ve restorasyon zihniyetinin herkesçe bilindiğine vurgu yaptı.
'Doğal güzellikleri tahrip etmek istiyorlar'
Şelale için "Kentin görünen yüzü" tabirini kullanan Seher Kadir, "İnci Kefali’nin dinlendiği, yumurtasını bıraktığı bir alan olması dışında şelalenin aktığı her yer yeşillik, ağacın, bitkinin fazla olduğu bir yer. Şu an rekreasyon için kayyım politikalarıyla, ilin bütün doğal kaynaklarını satmak için tahrip etmek için projeler üretiyorlar" dedi.
'Rekreasyon, restorasyon politikalarından korkar hale geldik'
Rekrasyon ve restorasyon çalışmalarının kısa bir süre önce Tarihi Peynirciler Çarşısı’nda bir cana mal olduğunu hatırlatan Seher kadir, "Tarihi Peynirciler Çarşısı rekrasyon çalışmalarında, 'tarihi dokusunu koruyacağız deyip' tamamıyla yıktılar. Yıkım sırasında da önlem alınmadığı için küçük bir çocuğun hayatına mal oldu. Devasa paralar alıp işin içinden çıktılar. Bizler bu örneklerde olduğu gibi artık kayyımın rekreasyon, restorasyon çalışmalarından korkar hale geldik" ifadelerini kullandı.
'Su tekelleşecek!'
"Sadece peyzajı ve çevre düzenlemesi yapılıp geri çekilmeyle kalmayacak" diyen Seher kadir, şirkete kiralanmasının ardından artık insanların ziyaret edip piknik yapabileceği bir yer olmayacağını vurguladı. Girişleri ücretli hele geleceğini aktaran Seher kadir, "Kültür Bakanlığı’nın ücret alma yetkisi var ama şu anda su satılmış durumda, su tekelleşmiş durumda. 49 yıllığına bir şirkete şelaleyi sattığınız zaman suyun üzerinde bir tekelleşme olacak" uyarısında bulundu.
'Kayyımın 'hizmet' adı altında doğayı katlettiğinin tanığıyız'
"Halka hizmet" adı altında birçok canlı yaşamının tehlikeye atıldığını ifade eden Seher kadir, Edremit'te kayyımın göl kıyısında yaptığı 'sahil projesi' örneğini hatırlattı. Seher kadir, şöyle devam etti: "Edremit ilçemizde bir doğa katliamı, bir doğa tahribatı gerçekleşiyor. Kültür mirası orada yok oluyor. Siz bataklığı kuruttuktan, sazlıktaki canlıları öldürdükten sonra yaptığınız hizmetin hiçbir anlamı yok. Burada sadece birileri para kazansın diye hizmet verdiğinizi açıkça gösteriyorsunuz. İnsanlar görülen betondan çok rahatsız. Bizim korkumuz Muradiye Şelalesi’nin de aynı şekilde tahrip edileceği. Muhtemelen orada ağaçlar kesilecek, betonlar dökülecek. Ekolojistler olarak bu doğa tahribatına bir an önce son verilmesini istiyoruz" çağrısında bulundu.