Van Valiliği’nin bin 296 gündür, 15 günlük aralıklarla ilan ettiği toplantı ve gösteri yürüyüşleri yasakları kararlarının iptali için Van Barosu'nun İdare Mahkemeleri'ne yaptığı üç başvuru da reddedildi. Mahkeme, ret gerekçelerini, yaklaşık bir yıl önce HDP'li belediyelere kayyım atanması sonrası yapılan-yapılabilecek protestolara dayandırdı. Van Barosu, üç başvurusunun da reddedilmesinin ardından yerel mahkeme kararını İstinaf Mahkemesi'ne taşıyacak.
YASALAR AÇIK AMA...
Mahkeme kararında, "Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ifade özgürlüğünün bir unsuru olduğuna ve demokratik toplumunun en temel değerleri arasında yer aldığına kuşku bulunmamakla birlikte; bu hakların kullanımı, millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amaçlarıyla sınırlanabilir. Ancak, bu konuda yapılacak tüm düzenlemelerin demokratik toplum gereklerine uygun ve ölçülü olması şarttır. Uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için, Anayasa ve milletlerarası antlaşmalarla güvence altına alınan ve içeriği yukarıda açıklanan düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti ve toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına yönelik sınırlamanın, Anayasa’nın 13'üncü maddesinde öngörülen öze dokunmama, Anayasa'nın ilgili maddesinde belirtilmiş olma, kanunlar tarafından öngörülme, Anayasa’nın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olmama koşullarına uygun olup olmadığının belirlenmesi gerekmektedir" ifadelerine yer verdi.
BİR YILDIR AYNI GEREKÇE!
Valiliğin yasak gerekçesini yaklaşık 1 yıl önce Van, Diyarbakır ve Mardin Büyükşehir Belediyelerine kayyım atanmasına dayandıran mahkeme, "Valilerin kayyum olarak atanması neticesinde PKK/KCK terör örgütüne yakın sitelerde yer alan ve bu örgütün üst düzey yöneticileri tarafından yapılan açıklamaları, halkı sokağa davet etmeleri, devlete karşı şiddet eylemlerine başvurulması gerektiğine yönelik duyurularda bulunulması, bir kısım internet siteleri ile bazı sosyal paylaşım sitelerinden halka direniş çağrıların yapıldığı anlaşıldığından, yapılacak gösteri ve yürüyüşlerin terör örgütünün propagandasına dönüşebildiği ve önlenemez olaylara sebep olabileceği, yapılması muhtemel basın açıklaması, toplantı, gösteri yürüyüşü, miting, stant açma, çadır kurma vb, etkinlikler esnasında katılımcıların, vatandaşların ve güvenlik tedbiri almak amacıyla görev alan kolluk kuvvetlerinin can ve mal güvenliğinin tehlikeye girebileceği, yaralanma ve can kaybı gibi istenmeyen olayların yaşanabileceği, kaldı ki yasaklama kararına rağmen kayyum atamalarını protesto etmek amacıyla şiddet eylemlerine başvuranlar hakkında terör örgütü adına eylem yapmak, kamu görevlisinin görevini yaptırmamak, görevli memura mukavemet suçlarından Van Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatı doğrultusunda adli işlem yapıldığından, dolayısıyla vatandaşların can ve mal güvenliğinin sağlanması, suç işlenmesinin önlenmesi, milli güvenlik, kamu düzeni, kamu güvenliğinin yerine getirilmesi amacıyla yasaklama kararı verildiği görülmektedir" denildi.
'YASAK ÖLÇÜLÜ’
Yasağın, demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olduğu ve aykırılık teşkil edilmediği iddia edilen kararda, "Sokağa çıkma yasağı uygulaması için aranılan 'kanunlar tarafından öngörülme' ölçütünü karşıladığı, yasağın, bölücü terör örgütü mensuplarınca yapılacak şiddet eylemlerinin önlenmesi ve vatandaşın can ve mal güvenliğinin sağlanmasına ilişkin meşru bir amaç taşıdığı ve suç işlenmesini önlemeye yönelik tedbirlerin bir parçası olduğu, şiddet olaylarının mahiyeti ve yoğunluğu ile meydana gelen zararların niteliği karşısında söz konusu müdahalenin 'demokratik toplum düzeninin gereklerine' aykırılık oluşturmadığı ve hedeflenen amaca ulaşabilmek için elverişli, gerekli ve orantılı, diğer bir deyişle ölçülülük ilkesine uygun olduğu sonuçlarına varıldığından dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı kanaatine varılmıştır" ifadeleri kullanıldı.
İSTİNAFA TAŞINACAK
Baronun "yürütmenin durdurulması" yaptığı üç başvuru da aynı gerekçelerle ret edilirken, Van Barosu önümüzdeki günlerde yerel mahkemenin kararını İstinaf Mahkemesi'ne taşıyacak.
MA / Adnan Bilen