İlk olarak söz alan Asrın Hukuk Bürosu avukatlarından Cengiz Yürekli, 2019 yılı İmralı Yüksek Güvenlikli Cezaevi'ndeki hak ihlalleri, gelişmeler ve mevcut duruma ilişkin hazırladıkları raporu heyete takdim etti.
Yürekli, “Sayın Öcalan’ın fikirleri, düşünceleri konusunda ne gibi çözümler üretilir bunun üzerine tartışmalar yürüttük ve fikir alışverişinde bulunduk. Sayın Öcalan, kendi üzerindeki tecridi Kürt halkının imhası olarak ele alıyor. Sayın Öcalan bu güne kadar hücre içinde hücre cezalarıyla emsalsiz bir tecrit içine alınmıştır. Bunun nedeni Kürt halkı ile arasındaki bağı koparmaktır. Buna rağmen, barış, demokrasi ve özgürlükten yana yana tavrını geliştirmiştir” dedi.
Öcalan’la sekiz yıl aradan sonra Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven öncülüğünde başlayan açlık grevi sonrası görüşme yapabildiklerini dile getiren Yürekli, şöyle dedi:
“Sayın Öcalan’la birkaç görüşmeye rağmen toplumda bir umut doğmuştu. Kısa süreli bu görüşmelerde Sayın Öcalan, 7 maddelik deklarasyon sunarak çözüm pozisyonunu birincil kılmıştır. Bölgenin sorunlarının çözüm adresi olduğunu tekrar etmiştir. Demokratik bir cumhuriyet ve demokratik bir Ortadoğu ancak Sayın Öcalan ile mümkün olacaktır. Bu görüşme oldukça önemlidir. Sayın Öcalan daha önce heyete selamlarını göndermişti.”
Ardından söz alan Uluslararası Barış Heyeti üyesi Ögmundur Jónasson, Uluslararası İmralı heyeti adına konuştuklarını belirtti. Türkiye’ye Türk yetkililer ile Kürt yetkililer arasında barış görüşmelerinin yeniden başlamasını desteklemek için geldiklerini dile getiren Jónasson, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Ön koşul olarak tecridin kalkması olduğunu düşünüyoruz. Burada Asrın Hukuk Bürosu’nda Öcalan’ın avukatlarıyla bilgilendirici bir görüşme yaptık. Türkiye insan hakları temsilcileriyle ve emek güçleriyle toplantılar yaptık. Bundan sonra da bu tür toplantılarımız devam edecek. Aldığımız bilgileri kaydettik. Bütün bunları Avrupa Komisyonu’nda ve Birleşmiş Milletler’de dile getirilen endişeler çerçevesinde değerlendiriyoruz. Türkiye’nin de dahil olduğu İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’ne atıfta bulunuyoruz. Türkiye bu bildirinin tarafı olarak barışı, adaleti, eşitliği, özgürlüğü ve demokrasiyi savunmayı ve insan haklarını korumayı taahhüt altına almıştır.”
Ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Jónasson, Öcalan üzerindeki tecride dikkat çekmek için Avrupa’da çeşitli toplantılar yaptıklarını belirterek, “İzlanda’dan Kürdistan’a ziyaretçiler geliyor. Çeşitli etkinlikler yapıyoruz. Emek hareketleri bu konuda güçlü etkinlikler düzenliyor. Bu konuda Kuzey İnisiyatifi var ve önemli çalışmalar yapıyor. Heyet üyelerinden ikisi bu sabah erkenden yola çıktı. İki saat sonra Strasburg’da büyük bir mitingde konuşacak ve buradaki durumu aktaracak. Burada yapılan baskıları gördüm. Ondan sonra da Kürtlerle mücadele etmek için kendi kendime söz verdim ve benim gibi düşünen insanlar her geçen gün artıyor. Biz elimizden geleni yapıyoruz. Bize anlattıklarınızı Avrupa’da herkese anlatıyoruz” diye konuştu. (Mezopotamya Ajansı)