Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından “serbest kalmalı” kararı verilmesine rağmen halen cezaevinde tutulan Gezi tutuklusu, iş insanı Osman Kavala’nın durumu arapsaçına döndü. Ankara aleyhinde yaptırım süreci başlatan Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Osman Kavala’nın tahliye edilmemesi üzerine nasıl bir yol izleyeceğini arıyor. Bu kapsamda Ankara için iki senaryo gündemde.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Türkiye’nin 1 Ocak 2024 tarihine kadar AİHM’nin Osman Kavala hakkında verdiği karara uymaması halinde yeni bir girişim başlatacak.
DW Türkçe’nin haberine göre Komite, Osman Kavala gündemiyle toplandı ve bir kez daha Ankara’dan AİHM kararlarına uymasını istedi.
Osman Kavala’nın 1 Ocak’a kadar serbest bırakılmaması halinde Avrupa Konseyi’nde iki senaryo üzerinde duruluyor.
BİRİNCİ SENARYO
Bunlardan ilki; Bakanlar Komitesi, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) ve Avrupa Konseyi Genel Sekreteri’nden oluşan üçlü tarafından Ortak Prosedür adı verilen bir sürecin başlatılması. Bu Prosedür ile Avrupa Konseyi üyesi bir devletin, bu üyelikten kaynaklanan yükümlülüklerini “yapıcı diyalog ve işbirliği çerçevesinde” yerine getirmesinin sağlanması hedefleniyor.
Prosedür, bu yükümlülüklerden biri olan AİHM kararlarını yerine getirme konusunda üye devlete bir yol haritası çizilmesini ya da takvim belirlenmesini öngörüyor. Bu kapsamda, yükümlülüğünü yerine getirmeyen bir devlete, üyelikten çıkarılmaya kadar varabilecek yaptırımlar gündeme gelebiliyor.
Avrupa Konseyi’nde Rusya’nın Kırım’ı ilhakı sonrası gündeme gelen bu prosedür bugüne kadar hiçbir Avrupa Konseyi üyesi devlet için uygulanmadı. Bu prosedürün başlatılabilmesi için 46 üye devletten oluşan Bakanlar Komitesi içinde 3’te 2 çoğunluk gerekiyor.
İKİNCİ SENARYO
İkinci senaryo ise sadece Osman Kavala dosyası konusunda Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi içinde özel bir denetim süreci (monitoring) başlatılması. Bu konu Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) tarafından 12 Ekim 2023 tarihinde Strasbourg’da kabul edilen Osman Kavala kararında gündeme getirilmişti.
Bu kapsamda AİHM hükümlerinin Türkiye tarafından uygulanıp uygulanmamasına ilişkin Bakanlar Komitesi bünyesinde genel denetim uygulanması istenmişti. Kavala’nın 1 Ocak 2024’e kadar serbest bırakılmaması halinde AKPM’deki Türkiye heyetinin üyeliklerine son verileceği de belirtilmişti.
Bu durumda dokuz AK Parti, dört CHP, iki MHP, iki HEDEP ve bir İYİ Partili vekilden oluşan Türk heyetine AKPM’nin kapıları kapanmış olacak. Türkiye benzer bir senaryoyu en son 12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrasında Mayıs 1981-Ocak 1984 döneminde yaşamış, o tarihler arasında AKPM’de temsil edilememişti.