Sinemalarda bu hafta 7 yeni film vizyona girdi. Animasyon, dram, korku gibi farklı türde filmler arasında "Sibel" dikkat çekiyor. Çevresi tarafından dışlanan Karadenizli dilsiz genç bir kadının yaşantısını konu alan film, katıldığı birçok festivalden ödülle ayrıldı. Onların bazıları şu şekilde: "71'inci Locarno Film Festivali'nden; FIPRESCI Ödülü – Ekümenik Jüri Ödülü – Genç Jüri Ödülü, 25'inci Uluslararası Adana Film Festivali'nde En İyi Film Ödülü ve En İyi Kadın Oyuncu Ödülü, 55'inci Ulusal Yarışma'da iseEn İyi Senaryo – En İyi Kadın Oyuncu Ödülü."
SİBEL
Sibel, köylüler tarafından dışlanan dilsiz bir genç kızın hikayesini anlatıyor. 25 yaşındaki Sibel, babası ve kız kardeşi ile birlikte Karadeniz’de gözlerden uzak bir köyde yaşamaktadır. Dilsiz bir kız olan Sibel’in kendi halinde bir yaşantısı vardır. O, ancak atalarından kalma bir gelenek olan ıslık çalma sayesinde çevresindekilerle iletişim kurabilmektedir. Köy halkı tarafından dışlanan genç kız, onlar tarafından uğursuz olarak kabul edilmektedir. Sibel'in hayatı, bir gün ormanda gezintiye çıktığı sırada bir yabancı ile karşılaşması ile bambaşka bir hal alır.
Yönetmen koltuğunda Guillaume Giovanetti ve Çağla Zencirci’nin oturduğu filmin başrolünü Ayla, Taksim Hold’em, Sen Aydınlatırsın Geceyi gibi filmlerde rol alan Damla Sönmez üstleniyor. Senaryosunda yönetmen Giovanetti ve Zencirci ile birlikte Ramata Sy’in imzasının bulunduğu filmin kadrosunda Erkan Kolçak Köstendil, Emin Gürsoy, Elit İşcan, Meral Çetinkaya gibi isimler yer alıyor.
ÖLÜM GÜNÜN KUTLU OLSUN
Korkunç bir şekilde öldürülen Tree adındaki genç bir kadının, öldürüldüğü günün sabahına uyanıp, korkunç günü tekrar tekrar yaşamasının konu edildiği Ölüm Günün Kutlu Olsun’un devam halkası olan yapımın yönetmen koltuğunda bir kez daha Christopher Landon oturuyor. Filmin kahramanı Tree, devam halkasında tekrar tekrar ölmenin, gelecekteki tehlikelerden daha kolay olduğunu fark eder. Kendisi gibi aynı günü tekrar tekrar yaşamaya mahkum olan Ryan Phan’a yardımcı olmaya çalışan Tree, döngüden nasıl kurtulduğunu anlatarak genç adama çözüm bulmaya çalışır.
DÖNDÜM BEN
Döndüm Ben, eşinden ayrılmak için türlü oyunlar çeviren genç bir adamın hikayesini konu ediyor. 35 yaşında takıntılı ve evhamlı bir adam olan Cenk, hayatından oldukça bunalmıştır. Artık hayatına yeni bir yön vermek, köklü bir değişiklik yapmak istemektedir. Bunun için de ilk iş olarak eşi Melda’dan ayrılmayı kafaya koyar. Ancak bunu nasıl becerebileceği konusunda hiçbir fikri yoktur. Cenk, eşinden ayrılmayı sağlayacak bir yol bulmak için en yakın arkadaşı olan Samet’in yardımına başvurur. Samet ile birlikte Melda’dan ayrılmak için türlü dalavere çeviren Cenk için bunu başarmak pek kolay olmaz. Ancak onca oyun sonunda Melda’yı ayrılma noktasına getirdiğinde işler değişir.
TEZ: 13'ÜNCÜ GECE
Tez: 13'üncü Gece, bitirme tezi için psikolojik sorunları olan bir kızın yanına taşınan Gaye’nin yaşadıklarını konu ediyor. Gaye, klinik psikoloji alanında yüksek lisans yapan genç bir kadındır. Tezi için bir konu belirlemesi gereken Gaye, erkek arkadaşı Emre’nin önerisi ile psikolojik sorunları olan Narin adındaki bir kız ile tanışır. Narin’in yaşadığı sorunlar ile ilgili çalışmak isteyen Gaye, bu süreçte Narin’in yanına taşınır. Gaye, eve taşınmasının ardından, kardeşi Barış’ın kendisine yolladığı kamere ile yaptıkları seansları çekmeye başlar. Ancak bir süre sonra genç kızdan kimse haber alamaz. Kardeşinin başına gelenleri öğrenmek isteyen Barış, kamera görüntülerini izlemeye karar verir. Barış, kameradaki kayıtlara baktığında sadece 13 gece çekim yapıldığını fark eder. 13 gecenin ardından yaşananları ise kimse bilmemektedir.
NEW YORK İN NEW YORK
New York in New York, talihsiz bir kaza sonucu hayatları kesişen üç kişinin hikayesine odaklanıyor. New York'lu bir fotoğrafçı olan Dylan, büyük bir vicdan azabı içerisindedir. Dylan, bir kaza sonucu bir adamın ölümüne neden olur. Daha fazla bu acıyla yaşamak istemeyen Dylan, ölen adamın eşi Dilber'i bulup ondan özür dilemek ister. Bu yüzden yola koyulan genç adam, Dilber ile konuşabilmek için onu takip etmeye başlar. Ancak yaşadığı yere kadar takip etttiğinde beklenmedik durumlar gelişir. Ağabeyinin intikamını almak isteyen Mürtüz, işlerin iyice içinden çıkılmaz bir hal almasına neden olur. Artık ortada büyük bir kovalamaca vardır. Tüm gücüyle Mürtüz'den kaçmaya çalışan Dylan, sonunda kendisini hiç olmak istemeyeceği bir yerde bulur. O artık en büyük düşmanının evinde hapsolmuştur.
GİT BE ABİ
Git Be Abi, bir abi ve kardeşin ilişkisine odaklanıyor. Shimiao, abisinden nefret eden genç bir kızdır. Hayatı, abisi yüzünden adeta cehenneme döner. Genç kızın en büyük arzusu, tüm atıştırmalıklarını yiyen, okula geç kalması için alarmını kapatan, kumbarada biriktirdiği paraları alan ve bunun gibi türlü oyunlarla kendisini zor durumda bırakan abisinden kurtulmaktır. Yaşadıklarından artık iyice bunalan Shimiao, bir gün hiç gerçekleşmeyeceğini düşünse de bir dilek diler ve abisinin hayatından çıkmasını ister. Dileği çok geçmeden gerçekleşince, Shimiao kendisini eğlence ve macera dolu olaylar silsilesi içerisinde bulur.
KARLAR KRALİÇESİ 4: SİHİRLİ AYNA
Karlar Kraliçesi 4: Sihirli Ayna, sihirli dünyayı kurtarmaya çalışan Gerda’nın macerasını konu ediyor. Kral Harald, büyük bir tehlikeye neden olmuştur. Yaptığı bir plan, sihrin dünya üzerinden silinmesine, sihirbazların kaçmasına neden olur. Kral Harald, sadece sihir yetenekleri olanların geçebileceği bir kapı olan “Sihirli Ayna”yı kullanarak insanları kandırmıştır. Bunu öğrenen Gerda, Aynalar Diyarı’na geçerek Harald’ın planını engellemeye karar verir. Ancak büyük bir sorunu vardır. Aynalar Diyarı’na, sadece sihir yeteneği olanlar gidebilmektedir ve ailesinde tek sihir yeteneği olmayan kişi Gerda’dır. Harald’ı engellemek, ailesini ve büyülü dünyayı kurtarmak için elinden bir şey gelmeyen Gerda, kendisini işe yaramaz biri olarak hissetmeye başlar. Tam da bu sırada, hiç ummayacağı bir kişi Gerda’ya yardım edecektir. Eski bir düşmanı olan Karlar Kraliçesi’nin yardımı sayesinde harekete geçen Gerda, yakın dostları ile birlikte macera dolu bir yolculuğa koyulur.