Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Van Şubesi ve bağlı odalar, 2011 yılında meydana gelen Van depreminin 8'inci yıldönümü dolaysıyla basın toplantısı düzenledi. TMMOB Van Şubesi’nde yapılan toplantıda konuşan İnşaat Mühendisler Odası (İMO) Van Şube Başkanı İsmet Bilmez, iktidarın ülkenin deprem ülkesi gerçeğine rağmen kar ve rant anlayışıyla kentlere yaklaştığını söyledi.
'İKTİDARIN RANT ANLAYIŞI DEVAM EDİYOR’
Van’da meydana gelen depremlerde 644 kişinin yaşamını yitirdiğini anımsatan Bilmez, depremin özellikle köylerde ağır yıkım ve can kayıplarına neden olduğunu ve Türkiye’nin deprem ülkesi olmasına rağmen iktidarın planlama anlayışının değişmediğine işaret etti. İkiyüzlü yapılaşma anlayışının ısrarla sürdürüldüğünü dile getiren Bilmez, "İktidar, kar ve rant odaklı piyasa mekanizmasına teslim eden planlama ve imar anlayışını pekiştirerek, uygulamaya devam etmektedir. Israrla sürdürülen bu plansız ve kendiliğinden kentleşme politikaları nedeniyle, ülkemizin farklı yerlerinde yaşanan her yeni deprem, acıları yeniden yaşatsa da, ikiyüzlü yapılaşma politikalarının yanlışlarını açıkça gösterse de, başta deprem olmak üzere doğal olayların afete dönüşmesi önlenememiştir. Bir yandan 'tüm riskli yapıların yıkılarak yenilenmesi' çalışması depremlere karşı alınması gereken tek önlem gibi sunulurken, diğer yandan kaçak ve denetimsiz yapılaşmayı kolaylaştıran düzenlemelerin yasalaştırılması, kentlerin ve doğal alanların en gözde yerlerinde rant odaklı özel proje uygulamaları da devam etmektedir" dedi.
'RUHSATSIZ YAPILAŞMADAN VAZGEÇİLMELİ'
Van depreminin yıl dönümünde bir kez daha uyarı ve çağrıda bulunan Bilmez, "İmalat sanayinden vazgeçerek ekonomiyi ranta teslim eden anlayışın doğal sonucu olarak, yapılan çelişkili yasal düzenlemelerin, kentlerimizde ve köylerimizde gelecekte yaşanacak yıkımları engellemek bir yana, daha büyük yıkımlara neden olacağını görüyor ve ilgili tüm kesimleri uyarıyoruz. Başta Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile yapılan düzenlemeler olmak üzere, plansız, ruhsatsız ve denetimsiz yapılaşmayı olanaklı kılan tüm yasal düzenlemeler ivedilikle değerlendirilmeli, iyileştirilmeli veya iptal edilmelidir. İmar affıyla, kaçak ve ruhsatsız, güvensiz yapılaşmayı özendiren düzenlemelerden derhal vazgeçilmelidir. Orman alanları, milli parklar dâhil ülkenin tamamında, yapı ve tesisleri imar planı ve ruhsat sürecinden muaf tutan düzenlemeler iptal edilmelidir. ‘Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği’ tekrar ele alınarak, bütüncül planlama yaklaşımının gerekliliklerine göre yeniden düzenlenmelidir" şeklinde konuştu.