HDP’nin önceki dönem Eş Genel Başkanı olan Selahattin Demirtaş ve 26. Dönem Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’e çözüm sürecinde yaptıkları konuşmalar nedeniyle verilen hapis cezaları Van’da yapılan basın açıklaması ve oturma eylemi ile protesto edildi.
Önceki dönem Eş Genel Başkanı olan Selahattin Demirtaş ve 26. Dönem Milletvekilimiz Sırrı Süreyya Önder’in barış ve çözüm sürecinde oynadıkları rol nedeniyle yargılandıkları davada Demirtaş’a 4 yıl 8 ay, Önder’e ise 3 yıl 6 ay hapis cezası verilmesine ilişkin HDP Van İl Örgütü tarafından il binası önünde yapılan basın açıklamasına HDP Van İl Eş Başkanı Ümit Dede, HDP Van Milletvekili Muazzez Orhan, kayyum atanan Edremit Belediye Eş Başkanı Rojbin Çetin ile halk katıldı.
Basın açıklamasını yapan HDP Van İl Eş Başkanı Ümit Dede, “ Cezalar, mahkemedeki tutumları nedeniyle ertelenmedi. Davanın açılması da, bugün açıklanan karar da hukuki değil tamamen siyasidir. Bu karar, hükümetin barış karşıtı, savaşta ısrar eden politikalarının açık bir göstergesidir
Suriye’deki savaşta, çetelerin yoğunlaştığı alanlarda “çatışmasızlık, ateşkes” gibi arayışlara giren AKP-MHP koalisyonu Kürt halkına, Türkiye toplumuna barışı layık görmüyor. Aslında bir savaş ittifakı olan AKP-MHP koalisyonu nikah tazeliyor.Cezalandırılan, Demirtaş ve Önder şahsında Türkiye halklarının çözüm ve barış umududur. İktidar bu kararla toplumun barış arayışını ve umudunu yıkmayı, ortadan kaldırmayı hedefliyor. Aynı zamanda Meclis’ten çıkarılan ve çözüm sürecinin aktörlerine güvence veren “çözüm ve müzakere çerçeve yasasını” da çiğniyor. Böylelikle asla güvenilmez bir durumda olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.” Dedi.
“5 sene önce bütün Türkiye kamuoyunun gözü önünde Kürt sorununun barışçıl çözümü için adımlar atılmadı mı? Bu ülkede analar ağlamasın diye ülkenin dört bir tarafına barış umudu tohumları ekilmedi mi? “ diye soran Dede, “ Akil insanlar heyetleri oluşturulup, Türkiye’nin 7 bölgesinde çalışmalar yürütülmedi mi? İmralı’ya, Sayın Öcalan’ın yanına ve Kandil’e devletin ve güvenlik kaynaklarının isteği ve bilgisi dahilinde gidilmedi mi? Bütün bu süreçler toplumun gözü önünde, toplumun rızasıyla yapılmadı mı? Bütün bu süreçlerde üzerine düşen sorumlulukları yerine getiren vekillerimizin, arkadaşlarımızın şimdi cezalandırılması, bir kez daha bu ülkenin barışa olan özlemini dinamitlemiyor mu? Barış, iktidarlardan, seçimlerden, dönemsel siyasi manevralardan daha önemlidir. Kimsenin, hiçbir partinin siyasi bekasına kurban edilemeyecek bir meseledir bizim için. Er ya da geç, bu toplumun su ve ekmek kadar hayati derecede ihtiyacı olan barış gerçekleşecek, bu süreçte topluma karşı sorumluluğu yerine getirmeyenler, tarih ve toplum huzurunda mahkum ve mahcup olacaktır.” İfadelerini kullandı.
Kararın hukuka, yasalara ve evrensel ilkelere de aykırı olduğunu kaydeden Dede, “ İnsanlar ölmesin diye gösterilen siyasi çaba ve yapılan çalışmaları cezalandırmak aynı zamanda gayri ahlakidir. Mahkeme heyeti, yargının taraflı ve iktidara bağımlı olduğunu açıkça bir kez daha teyit etmiştir. Duruşmalardaki ve savunmalar esnasındaki tutumları ile adil ve tarafsız bir heyet olmadığını açıkça göstermiştir.Bu mahkeme heyetinin Türkiye’nin imzalamış olduğu uluslararası demokratik sözleşmelerle de, Anayasa’nın 90. Maddesi ile de, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin içtihatları ile de bir ilgisi yoktur.Tarih bu kararı verenleri de siyasi irade olarak arkasında duranları da utançla hatırlayacaktır. Ortadoğu coğrafyası ve Türkiye, savaş isteyen iktidarların siyasi mezarlığıdır ve bugün bu kararın verilmesi için çabalayanlar da layık oldukları yeri alacaktır.Karar, barış, eşitlik ve demokrasi isteyen Türkiye halkının vicdanında mahkum olacaktır. Bu karar bizim barışçıl siyasi irademizi daha da kamçılamıştır. Barış ve demokrasi mücadelesini daha da azimli bir şekilde sürdürmemize neden olacaktır.” Şeklinde konuştu.
Dede konuşmasını şöyle sürdürdü : “Selahattin Demirtaş ve Sırrı Süreyya Önder, o mahkemede bir an bile boyun eğmemişler, fikirlerinden vazgeçmemişler, görüşlerini açıklamaktan imtina etmemişlerdir. Her ikisinin de onurlu ve kararlı duruşlarını ceza vererek değiştirebileceklerini düşünenler çok yanılıyorlar. HDP’yi tasfiye etme uygulamaları karşısında hiçbir üyemiz, parti yöneticimiz ve milletvekilimiz boyun eğmemiş, onurlu ve dik duruşlarını bozmamıştır. Bundan sonra da böyle olacaktır.İmralı’daki çözüm ve müzakere sürecini savunmaktan, barış umudunu büyütmekten tek bir geri adım atmayacağız. Bugün Demirtaş ve Önder’in cezalandırılan barış iradeleri aynı zamanda bizim irademiz ve tutumumuzdur. Bunu en kararlı şekilde sürdürmeye devam edeceğiz. Türkiye halklarını bu iradeye, demokratik siyasete, barış ve demokrasi mücadelesine en güçlü şekilde sahip çıkmaya çağırıyoruz.” Dede’nin açıklamasının ardından oturma eylemi yapan kitle ‘Baskılar bizi yıldıramaz’ sloganları attı.