Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekilli Dersim Dağ, 4 Mayıs günü Van’da bulunan HDP PM üyesi Hatice Büşra Kuyun, 65 AAT 923 plakalı beyaz bir araç ile kaçırılmasını İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafından yanıtlaması talebiyle Meclis’e soru önergesi sundu. Araçta bulunanların kedilerini istihbaratçı olarak tanıttığının belirtildiği önergede, “04.05.2020 tarihinde Van’da bulunan HDP PM üyesi Hatice Büşra Kuyun, 65 AAT 923 plakalı beyaz bir araç ile kaçırılmıştır. Araçta bulunan ve kendilerini istihbaratçı olarak tanıtan 3 kişi H. Büşra Kuyun’u 2 saatten uzun bir süre alıkoymuş ve tehdit etmişlerdir. Kuyun’u alıkoyan bu kişiler kendisine, ‘Bayramdan sonra şehir giriş-çıkış kısıtlaması bittiği gibi Van’dan gideceksin eğer gitmezsen seni tutuklatırız, c.evine atarız ki seni tutuklatmak bizim için zor değil. Geçtiğin güvenlik noktalarında ki fotoğraflarını alırız, sonra seni gözaltına alır çantana bir silah atar parmak izini alırız, eylem hazırlığı yapıyordu deriz ve tutuklatırız’ diyerek açık bir şekilde tehdit etmişlerdir” ifadeleri kullanıldı.
‘JİTEMİ AKTİF HALE GETİRMEYE ÇALIŞIYORLAR’
Van’da partisinin siyasi çalışmalarını yürüten H. Büşra Kuyun daha önce uzun süredir kimliği belirsiz kişilerce takip edildiğini beyan ettiğinin hatırlatıldığı önergede, “Bilindiği üzere daha önce Van’da HDP Milletvekili Murat Sarısaç günlerce plakasız beyaz bir araç ile takip edilmiş ve daha sonra yanında bulunan HDP PM üyesi Yunus Durdu zorla gözaltına alınmıştı. Özellikle son yıllarda partimizin üye ve çalışanlarına sistematik bir şekilde uygulanan bu kaçırma, tehdit etme gibi hukuk dışı uygulamaların kabul edilebilir bir tarafı yoktur. Bu uygulamalar kimi kişi ve yapıların yeniden failli meçhulleri, JİTEM’i aktif bir hale getirmeye çalıştıklarını kanıtlar niteliktedir” denildi.
Dağ, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafından yanıtlaması talebiyle şu sorular yöneltti:
*HDP PM üyesi H.Büşra Kuyun’u kaçıran kişiler kimlerdir ve hangi birime bağlıdırlar? Bu kişiler hakkında başlatılan bir işlem bulunmakta mıdır?
*H.Büşra Kuyun’u kaçırmakta kullanılan 65 AAT 923 plakalı araç emniyet müdürlüğünün aracı mıdır? Değil ise bu araç kime veya hangi kuruma aittir?
*H.Büşra Kuyun’u kaçıranlar, emniyet ve istihbarat mensubu değilse hangi birim veya yapılanmaya mensuplar? Yeniden JİTEM tarzında kontrgerilla bir yapılanma mı oluşturulmaya çalışılıyor?
*H.Büşra Kuyun’u tehdit eden kişiler HDP’nin parti çalışmalarını engellemeye ve kriminalize etmeye çalışmaktadırlar, bu emri kim veya kimlerden almaktadırlar?
*Son 5 yılda kendisini istihbaratçı veya polis olarak tanıtan kişiler tarafından kaçırıldığı için şikayette bulunan kişi sayısı kaçtır? Bu şikayetler ile ilgili yürütülmüş soruşturmalar ne aşamadadır?”
KAÇIRILAN HDP PM ÜYESİ YAŞANANLARI ANLATTI
Van’ın İpekyolu ilçesi Maraş Caddesi’nde, dün kendilerini polis olarak tanıtan kişiler tarafından kaçırılan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Parti Meclis (PM) ve Gençlik Yürütme Kurulu (GYK) Üyesi Hatice Büşra Kuyun, yaşadıklarını Mezopotamya Ajansı’na (MA) anlattı.
ŞEHİRDEN UZAKLAŞTIRDILAR
Dün saat 15.00 civarında Maraş Caddesi’nde kendisini polis olarak tanıtan 2 kişi tarafından kimlik kontrolü yapıldıktan sonra araca bindirildiğini kaydeden Kuyun, “65 AAT 923 plakalı beyaz bir araca bindirdiler. ‘Beni gözaltına mı aldınız? Gözaltı değilse bu yaptığınız şey hukuksuzdur’ dedim. Gözaltına alındığıma dair belge olup olmadığını sordum. Bana ‘Gözaltı yok; ama duruma göre değişebilir’ dediler. Bu hukuksuzluğa karşı sustum. Onlarla konuşmadım. Araçla beni Hakkari-Başkale yoluna götürdüler. Emniyete götürmediler. Şehir merkezinden çıktık. Bir buçuk saat yol gittik. Telefonumu almaya çalıştılar. Ama ben telefonumu kapattım. Parti çalışmalarımızı ilegalize etmeye çalıştılar ve burada parti çalışmalarını yapmama izin vermeyeceklerini söylediler” dedi.
‘ÇANTA SİLAH KOYAR, CEZAEVİNE ATARIZ’ TEHDİDİ
Şubat’ta yapılan kongrede PM olarak seçildiğini ve daha sonra Van’a gelerek parti çalışmalarında yer aldığını dile getiren Koyun, geldiğim günden bu yana birçok kez takip edildiğini söyledi. Önce polis olduklarını ileri süren kişilerin daha sonra polis olmadıklarını belirttiğini vurgulayan Koyun, tehdit edildiğini belirterek, “3 kişi tarafından kaçırıldım. Bu kişiler önce polis olduklarını söyleyip kimlik gösterdiler. Daha sonra polis olmadıklarını ve kimliklerinin sahte olduğunu söylediler. Jandarma bölgesinde olsaydım jandarma kimliğiyle beni alacaklarını söylediler. Fakat birkaç polis arama noktasında polis kimliğini göstererek geçtiler. Kendilerinin üst düzey kişiler ve bizim onları göremeyeceğimizi; ancak kendileri istediği zaman onları görebileceğini söylediler ve birçok tehditte bulundular. Bana bayramda şehir yasağı kalktığı gibi bu şehri terk etmem gerektiğini, burada düzenlerini bozmama izin vermeyeceklerini ve burada hiçbir çalışamaya izin vermeyeceklerini söylediler. ‘Eğer gitmesen sen ve senin gibilerini cezaevine atmak bizim için çok kolay. Şimdi çantanı açar, içine bir silah koyarız. Üzerine parmak izini koyarız. İşte bu noktada gezerken fotonu koyarız. İşte bu noktadaki güvenlik güçlerine suikast yapmaya çalışıyordu, diye cezaevine atarız ve yıllarca cezaevinden çıkamazsın. Sizin çalışmalarınızı bitirmek bizler için çok kolay. Bayrama kadar bir şey yapmayacaksın. Gidip evinde oturacaksın. Şehir yasağı kalktığı gibi bu şehri terk edeceksin ve buradan gideceksin. Yoksa çantana bir silah koyup seni bu şekilliyle çok rahat cezaevine attırırız’ diyerek tehdit ettiler. Daha sonra beni orada bırakıp gittiler. Ben de ileride bir köy vardı, oraya doğru yürüyerek gittim. Arkadaşlarımı aradım ve onlar gelip beni aldılar” diye konuştu.
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAK
Sürekli benzer durumların yaşandığını hatırlatan Kuyun, parti çalışmalarına ara vermeden devam edeceklerini ve tüm baskı, sindirme politikalarına karşı mücadelelerini büyüteceklerini dile getirdi. Kuyun, İnsan Hakları Derneği (İHD) Van Şubesi’ne başvurduktan sonra avukatı aracılığıyla savcılığa suç duyurusunda bulunacağını ifade etti.