Batman’ın Beşiri ilçesinde uzaman çavuş Musa Orhan'ın tecavüzüne uğradıktan sonra 16 Temmuz'da intihar girişiminde bulunan 18 yaşındaki İ.E., tedavi gördüğü hastanede dün yaşamını yitirdi. İ.E.’nin ölümü üzerine TJA aktivistleri ile HDP Kadın Meclisi üyeleri olaya dair tepkilerini Van’da yaptıkları açıklama ile gösterdi.
HDP İl Örgütü binası önünde gerçekleştiren açıklamada “Erkek/devlet şiddetine karşı isyandayız” pankartı açan kadınların eylemine HDP Milletvekili Murat Sarısaç da destek verdi. Hazırlanan basın metnini TJA aktivisti Aynur Sarıca okudu.
‘KATİL SADECE MUSA ORHAN DEĞİL’
İ.E.’nin yaşamını yitirmesinin apaçık bir cinayet olduğunun herkes tarafından bilindiğini ifade eden Sarıca, “İ.E. hem kadın hem de Kürt olduğu için alçakça bir yöntemle Musa Orhan adli cani tarafından katledildi” dedi.
Katilin sadece Musa Orhan olmadığını vurgulayan Sarıca, “O kişi, kadınlar ve Kürtler şahsında tüm topluma karşı verilen kirli savaşın parçası, kaybedecek hiçbir manevi değeri kalmayan, insanlıktan düşen kirli unsurlardan sadece birisidir. Tecavüz ve işkencenin gerçekleştiği andan İ.E.’nin hayatını kaybettiği güne kadar ki süreçte gerçekleşen bilinçli saldırının tamamı sistemseldir. Güncelde AKP-MHP ittifakının yürüttüğü bu mekanizma, varlığını şiddet ve tecavüze borçludur. Tecavüz ve şiddet vaadiyle toplumun üzerine saldığı kimi memur, polis ve uzman çavuşlar ile bunu itiraf etmektedir” diye konuştu.
‘UNUTTURMAYACAĞIZ!’
Türkiye’nin açlıktan intihar eden bir ülke haline geldiğini dile getiren Sarıca, şöyle devam etti: “İstanbul Sözleşmesi ile kafayı bozan, minberlerde kılıçlarla gösteri düzenleyen, tecavüzcüleri suçüstü yakalandığı halde hiçbir şey olmamış gibi yaklaşan bu sistemin kutsallığı ve taptığı din, Allah ve vatan değildir. En çıplak haliyle şiddettir, tecavüzdür ve cinayettir. Kardeşimiz İ.E.’nin ölümü ile duyduğunuz üzüntü büyüktür. Fakat öfkemiz daha büyüktür. Annesinin ağıtlarına döktüğü, ‘kızım kalk yolun uzun, yükün ağırdır’ sözlerini asla unutturmayacağız.”
Musa Orhan'ın derhal tutuklanmasını isteyen kadınların eylemi “Jin, jîyan, azadî (Kadın, yaşam, özgürlük)”, “Kadın cinayetleri politiktir” sloganlarıyla son buldu.