Van'ın Çaldıran ilçesinin İran sınırında yer alan Yukarı Çilli Mahallesi’nde (Çiliya Jor) yaşayan ve sınır ticaretiyle uğraşan Şefik Bağa (50), 5 Ekim gecesi sınır hattında açılan ateş sonucu yaşamını yitirdi. 11 çocuk babası olan Bağa’nın oğlu Azad Bağa da 16 Temmuz’da koyun otlattığı sırada Türk askerlerinin açtığı ateşle yaralanmıştı.
VURULDUĞUNDA YANINDAYDI
Şefik Bağa vurularak öldürüldüğünde yanında olan yeğeni Hakkı Bağa, olaya dair tanıklıklarını anlattı. Olay gecesi sınır geçerek İran’a geçtiklerini dile getiren Hakkı Bağa, geri dönüşlerinde Türkiye sınırına 200 metre kala İran askerleri tarafından üzerlerine ateş açıldığını söyledi.
ÖLENE KADAR BAŞINDA BEKLEDİLER
Açılan ateş sonucu amcasının yaralandığını, bunun üzerine kendisinin de kurşunlardan korunmak saklandığını aktaran Bağa, sonrasında yaşananları şöyle anlattı: “Amcam at üzerinde vuruldu. Ben de saklandım. Bir süre sonra amcamı almaya giderken tekrardan üzerime ateş açtılar. Atımı da vurarak öldürdüler. Amcamı vuran İran askeri amcamın başında ayrılmadı, ta ki ölene kadar. 45 dakika sonra amcamın başından ayrıldılar. Türk askerleri ise olayı görmelerine rağmen müdahale etmedi.”
Bağa, sonrasında yaşananları haber verdiği diğer köylülerle yeniden olay yerine gelerek amcasının cenazesini bulunduğu yerden alabildiklerini kaydetti.
‘ÖLÜMÜN PEŞİNDEN GİDİYORUZ’
Yoksulluktan dolayı kolberlik (sınır ticareti) yapmak zorunda kaldıklarını ifade eden Bağa, “İş yok, güç yok. Bu yüzden sınırda kolberlik yapıyoruz. Bizler adeta ölümün peşinden gidiyoruz. Bizim köy adeta ölümle mücadele ediyor” diye konuştu.
‘BATIDA IRKÇI SALDIRIYA, BURADA SİLAHLI SALDIRI’
Mahalle sakinlerinden Yahya Baykara da iş olanakları olmadığı için mecburen sınır ticareti yaptıklarını ifade etti. 6 çocuk babası olan amcası İbrahim Baykara (46), 3 Ağustos'ta sınırda askerler tarafından açılan ateş sonucu yaşamını yitirmiş.
Baykara, mahalle sakinlerinin neden sınır ticareti yapmak zorunda kaldığını “Kolberlik yaparsan askerler ateş açarak öldürüyor. Batı metropollerine çalışmaya gittiğinde ırkçı saldırılara maruz kalıyorsun. Burada çalışabileceğimiz bir fabrika ya da iş kolu yok. Mecbur kaldığımız için kolberlik yapıyoruz. Ya açlıktan öleceğiz ya da bu şekilde öleceğiz. Amcam Baykara ve dayım Bağa da bu yüzden öldü. Elimizden başka iş gelmiyor” sözleriyle dile getirdi.
Son iki ayda yaşanan iki ölümde Türkiye’nin İran askerlerini, İran’ın ise Türk askerlerini suçladığını, ancak arada kendilerinin öldüğünü söyleyen Baykara, “Herkesin de haberi var bu ölümlerden. Sınırda Türkiye karakolu var. Türk askerleri yardım edebilirdi ama seyirci kaldılar. Amcam Baykara’yı da Türk askerleri vurdu suçu İran askerlerine attı. Batıda ırkçı saldırı burada da silahlı saldırı bizler ne yapalım?” diye sordu.