MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Meclis açılışında DEM Partililere el uzatmasıyla başlayan belirsiz süreç, 11 Ocak Cumartesi günü önemli gelişmelere sahne oldu. Süreç, MHP'nin sosyal medya hesabından yayımlanan “BARIŞLA Herkes Kazanır” mesajıyla başladı.
Erdoğan’dan Barış ve Çözüm Vurgusu
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyarbakır’da partisinin il kongresine katıldığı sırada, sürece dair önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, sürecin amacını net bir şekilde ortaya koyarak, “Son dönemde gerçekleşen çalışmaların tek bir amacı vardır. Terör örgütünün kendini feshetmesi, silahların kayıtsız şartsız teslim edilmesi, örgütün siyaset üzerindeki vesayetinin tamamen kaldırılması ve bir Türkiye partisinin bu yönde gelişmesine fırsat verilmesi” şeklinde konuştu.
Erdoğan’ın vurguladığı önemli bir diğer nokta ise, “Terör örgütü aradan çıkınca tekrar muhabbetle, samimiyetle, kardeşlikle kucaklaşacağız” cümlesi oldu. Bu ifadeyle barış sürecinin temel taşları bir kez daha belirlenmiş oldu.
Demirtaş’tan ve DEM Parti Heyetinden Açıklamalar
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarının ardından, DEM Parti heyeti de Selahattin Demirtaş’ı ziyaret etti ve önemli bir açıklama yaptı. Sırrı Süreyya Önder, Demirtaş’ın sürece tam destek verdiğini belirterek, “Çözüm ve barış kavramları birbirine karıştırılıyor. Çözüm demokratik bir mücadeledir ve uzun zaman alır. Şu an için kurmaya çalıştığımız barıştır” ifadelerini kullandı.
Demirtaş ise, avukatları aracılığıyla yayımladığı mesajında, “silah tutan ellere” işaret ederek siyasetçilere, barış zeminini güçlendirme çağrısı yaptı. Demirtaş, “Siyasal barış, beraberinde toplumsal barış ve demokratikleşme, eşitlik, adalet ve özgürlükler mücadelesinin tüm kanallarını açacak şekilde yapılırsa kalıcı olur” diyerek, sürecin sadece bir başlangıç olduğunu vurguladı.
"Barış Süreci" Adı Altında Toparlanan Süreç
Bir gün içinde yapılan tüm bu açıklamalar, Ankara’da uzun zamandır merakla sorulan “Ne oluyor?” sorusuna kısmi bir yanıt getirdi. Görülen o ki, süreç önce örgütün silah bırakması anlamına gelen “barış”, ardından ise sorunların ele alındığı “çözüm” aşamasına geçecek. Bu bağlamda, sürecin adı “Barış Süreci” olarak adlandırılabilir.
