Erzurum İstinaf Mahkemesi’nin, Van'da 2016 yılında yaşanan ve 38 günlük bebeğin istismar sonucu ölümüyle ilgili yargılandıkları davada anne P.T.’ye verilen “müebbet hapis” ile ona yardım eden sanıklardan Y.G.’ye verilen 15 yıl hapis cezasını bozarak tahliyelerine karar vermesi tepkileri beraberinde getirdi. Davayı yakından takip eden avukatların da içerisinde yer aldığı Van Ahtamara Kadın Platformu, düzenledikleri basın toplantısıyla yargının bu kararına karşı çıktı.
KESK binasında toplantıda açıklamayı Platformu içerisinde yer alan isimlerden Av. Ekin Yeter yaptı.
‘HUKUKEN VE VİCDANEN KABUL EDİLEMEZ'
Verilen karara katılmalarının mümkün olmadığını söyleyen Av. Yeter, "Dosyaları usul ve esastan tekrar inceleme yükümlülüğü olan Bölge Mahkemesi tarafından maddi gerçeğin çok titiz bir inceleme ile açığa çıkarılması gereken ve toplumun vicdanında büyük yara açmış böyle bir dosyada bu kadar kısa sürede karar verilmiş olması, hukuken ve vicdanen kabul edilebilir değildir. Bu karara gerekçe olarak dosyadaki ‘delil yetersizliği’ durumu gösterilmiş olsa da, dava dosyasında gerek sanıkların çelişkili beyanları, gerek olayın aşamalarında birlikte hareket etmiş olmaları, bebeğin uğradığı şiddetin büyüklüğü, dosya kapsamında alınan raporlar, tanık beyanları, özellikle altını çizerek söylüyoruz ki bizce bebeğin annesi sanık P. acısından suçu sabit kılmıştır" dedi.
38 günlük bir bebeğin ancak annesine bağımlı olarak hayatını devam ettirebileceğine dikkat çeken Yeter, “Bu kapsamda küçücük bir bebeğin incelemeyi ilk yapan doktor beyanlarından anlaşıldığı kadarıyla istismara uğramasında, dosya kapsamındaki raporlardan anlaşıldığı kadarıyla da kafa travması ve iç organ kanamaları geçirecek kadar büyük bir şiddete uğrayarak hayatını kaybetmiş olmasında annesinin fiili olmasa bile, ihmali olduğunu” söyledi.
"TOPLUM VİCDANINI SES ÇIKARMAYA DAVET EDİYORUZ"
Av. Yeter, verilen karara karşı dava dosyasına resmi olarak katılan Barolar'ın "temyiz" yoluna başvuracaklarını da paylaştı.
Yeter, açıklamanının devamında "Bizler de çocuk ve kadın hakları bağlamında duyarlılığa sahip ve mücadele veren kesimler olarak, toplumun vicdanı olarak ses çıkaramayanların sesi olmak zorundayız. Bu sorumluluk hepimizindir. Birkaç olay üzerinde somutlaşan toplum gerçeğini görmek durumundayız. Böyle dosyalarda sanıkların ceza almaları caydırıcılık açısından önemli olsa da asıl önemli olan toplumsal dönüşümü ve bilinci sağlamaktır. Bebek T., Van'da ‘rezidans kültürü’ ile açığa çıkmış kültürel yozlaşma sonucunda hayatını kaybetmiştir. Bu gerçeği görmek gerekmektedir. Bizler Platform olarak gerekli inceleme ve araştırma yapılmadan alelacele verilmiş beraat kararlarına katılmıyoruz” diyerek, toplum vicdanını bu konuda duyarlı olmaya ve ses çıkarmaya davet etti.Van/MA