Zilan Katliamı'nın üzerinden 94 yıl geçti Zilan Katliamı'nın üzerinden 94 yıl geçti

HABER: İdris YILMAZ
www.haberercis.com



23 Ekim ve 9 Kasım 2011 tarihinde yaşanan deprem, yüzlerce kişinin canına mal olurken, binlerce kişinin ise evsiz kalmasına neden oldu. Depremzedelerin bir kısmı yaşanan çetin kış koşullarında yazlık çadırlarda kalmak zorunda kalmış büyük bir çoğunluğu ise çadır bulamadıkları için hasarlı evlerinde yaşamak zorunda kalmıştı. Yaşanan onca zorluğun ardından her gün depremzedelerin yaşadıkları zorlukların arttığı Erciş ilçesinde, depremin ardından bir buçuk yılı aşkın süre geçmesine rağmen halen yaşanan sorunlar devam ediyor. Yaşanan depremin ardından maddi ve manevi kayıplar yaşayan depremzedelere TOKİ tarafından yaptırılan konutlar, para karşılığında satılmasına rağmen her gün çeşitli gerekçelerle kendilerinden para istenmesine TOKİ'de yaşayan depremzedeler anlam veremiyor. Depremzedeler şimdi de TOKİ'nin gönderdiği icranın şaşkınlığını yaşıyor.

TOKİ konutlarının teslimatı öncesinde 2 yıla yakın ek bir ücret alınmayacağına dönük verilen vaatlerden sonra, depremzedelerden istenilen kapıcı parası, kömür parası, çevre düzenlemesi gibi gerekçelerle daire başı bin 850 TL yüksek miktarda ücret istenilmişti. Depremzedelerin itirazı üzerine Van Valisi'nin talimatı ile TOKİ bünyesi altında sitenin yönetimini üstlenen Boğaz İçi Yönetim A.Ş, depremzedelerden talep ettiği bin 850 TL'yi bin 350 TL'ye düşürdü. Yaşanan bu durum üzerine depremzedelerin belirtilen ödemeyi yapmasına rağmen şimdi de depremzedelere, geciktirilmiş "ortak gider" adı altında icra makbuzları gönderildiği belirtildi.

'Deprem de devlet de aynı şeyi yapıyor'

Yaşanan depremin ardından evlerini ve yakınlarını kaybettiklerini ifade eden depremzedelerden Nihat Akbaş, "Deprem yıkarak evimizi aldı, TOKİ ise dolaylı yollardan borçlandırarak aldığımız evlerimizi icra ile almaya çalışıyor. Depremin yaptığını TOKİ de yapmaya çalışıyor" dedi. Kışın ceplerinde kömür almalarına rağmen TOKİ Deneme Bonusu bünyesindeki firmanın kendilerinden para talep ettiğini dile getiren Akbaş, "Bizden çevre temizliği parası talep ediyorlar; ama çevremiz pislik içinde, bulunduğumuz apartmanın çevresini de kendimiz temizliyoruz. Buna rağmen bu haksız ödemeyi yapmamıza rağmen bize icra gönderildi. Bu hukuki bir sömürü zorbalığıdır" diye konuştu.

'Eşlerimiz köle gibi çalışıyor buna rağmen bizden para isteniliyor'

Apartman temizliğini eşlerinin yaptığını belirten Akbaş, "Biz temizlik yapmayınca oturduğumuz bina leş gibi oluyor. Hiç bir Allah'ın kulu gelip uğramıyor. Biz de mecbur kalıp kendi imkânlarımızla apartmanımızı temizlemek zorunda kalıyoruz" dedi. Akbaş, eşlerinin bir yandan ev işi diğer yandan ise bulundukları siteyi temizlemek zorunda kaldığını aktararak, "Eşlerimiz köle gibi çalışıyor. Temizlik ve diğer işlere verdiğimiz parayı zaten eşlerimiz çalışarak hal ediyorlar fakat ne hikmetse TOKİ bizden bu parayı istiyor" diye belirtti. TOKİ'ye geldiklerinden beri sömürüldüklerini ifade eden Akbaş, şimdi de bilmedikleri bir icra şoku ile karşılaştıklarını dile getirerek, yetkilileri göreve çağırdı.

'Ödeyecek durumum yok daireyi bırakırım'

Yaşanan depremin ardından ellerindeki bütün imkânları yitirdiklerini ifade eden Ahmet Meral isimli depremzede ise, "Deprem zaten varımızı yoğumuzu aldı. Depremden sonra devlete sığındık, devlet ise bize şu anda sırtını dönmüş gibi. Hiç bir gelirim yok, 10 nüfusum var İş-Kur'da çalışıyorum, ayda aldığım 700 TL. Ben nasıl geçineceğim" diyerek, yaşadığı sıkıntılara tepki gösterdi. Meral, "Ben şimdiden taksitler başlayacak nasıl ödeyeceğim endişesi yaşarken TOKİ'nin bize gönderdiği aidat ödeneklerine yetiştiremiyorum. Daha kömür parasını bitirmeden bana gönderdikleri bu icrayı nasıl ödeyeceğim. Bu ev elimizden alınırsa çadır kuracak durumum bile yok" dedi.

'Bu resmi bir soygundur'

Geçen dönem belirtilen kömür parasının düşmesi ardından belirtilen bankaya ücretin tamamını ödediği belirten Mehmet Emin Hatun, aynı taleplerle kendisine gönderilen icra tebligatına anlam veremediğini belirtti. Hatun, elindeki dekontu kameralarımıza göstererek, "Bu resmi bir soygundur" ifadelerini kullanarak, "Daha önce bize herhangi bir borç uyarısı yapılmadı. Bu gönderilen icra makbuzunun ne olduğunu bilmiyoruz. Kömür parası deniliyor, ama ben zaten bu parayı ödedim ve kış boyunca cebimizden de kömür aldık" diye belirtti. Hatun, gönderilen icra konusunu anlamak için muhatap kimseyi de bulamadıklarını ifade etti.

TOKİ ve şirket yetkilileri, konu ile ilgili açıklama yapmaktan kaçınırken, konu ile ilgili daha sonra basının bilgilendirileceğini belirtti.