Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, Van Gölü’nün karşı karşıya olduğu büyük tehlikeye dikkat çeken önemli bir açıklama yaptı.

Muğla'da deprem meydana geldi Muğla'da deprem meydana geldi

Van Gölü, 3.712 kilometrekarelik alanıyla devasa bir sucul ekosisteme sahip. Kendine özgü bir ekolojik yapısı bulunan göl, bu yapının sağlıklı işleyebilmesi için belirli koşullara ihtiyaç duyuyor. Dr. Öğretim Üyesi Akkuş, bu koşullardan birinin, kış aylarında gölün yüzey suyu sıcaklığının 4 santigrat derecenin altına düşmesi olduğunu belirtti.

Van Gölü’nün Nefes Alması Gerekiyor

Akkuş, “Van Gölü’nün yüzey suyu sıcaklığı 4 santigrat derecenin altına düştüğünde, yüzeydeki suyun özgül ağırlığı artar ve dibe doğru hareket eder. Dipteki su ise yüzeye çıkar. Bu döngü sayesinde dipteki organik maddece zengin sular, yüzeye ulaşır ve güneş ışığıyla buluşur. Bu durum, göldeki planktonların çoğalmasını sağlar. Planktonlar ise Van Gölü’nün endemik balığı inci kefalinin temel besin kaynağıdır” dedi.

Sıcaklık Normallerin Üzerinde

Normalde kış aylarında Van Gölü’nün yüzey suyu sıcaklığının 4 santigrat derecenin altına düşmesi gerektiğini vurgulayan Akkuş, “Şu anda Şubat ayındayız ve gölün yüzey suyu sıcaklığı 6-6,5 santigrat derece civarında seyrediyor. Bu durum, Van Gölü’nün bu sene nefes alamadığı anlamına geliyor. Yüzeydeki sular ile dipteki sular yer değiştiremediği için gölün ekolojik dengesi bozuluyor” ifadelerini kullandı.

Çarpanak Adası En Sıcak, Erciş Körfezi En Soğuk Bölge

Uydu görüntülerine göre, Van Gölü’nün en sıcak bölgesi Çarpanak Adası civarı. Bu bölgede sıcaklık 6,5 santigrat dereceye kadar çıkıyor. Kıyı kesimlerde ise sıcaklık 5 santigrat dereceye düşüyor. Gölün en soğuk bölgesi olan Erciş Körfezi’nde bile sıcaklık 4,5 santigrat derece civarında seyrediyor.

“Van Gölü Nefes Alamıyor”

Akkuş, “Van Gölü’nün yüzey suyu sıcaklığının bu aylarda 4 santigrat derecenin altına düşmesi gerekiyor. Bu, göldeki biyolojik çeşitlilik ve ekosistemin sağlıklı işleyebilmesi için hayati önem taşıyor. Ancak şu anki durum, gölün soğuyamadığını ve nefes alamadığını gösteriyor. Önümüzdeki günlerde havaların soğumasını ve gölün yüzey suyu sıcaklığının 4 santigrat derecenin altına düşmesini umut ediyoruz. Aksi takdirde, Van Gölü’nün ekolojik dengesi ciddi şekilde zarar görebilir” şeklinde konuştu.

İklim Değişikliği ve Kuraklık Etkisi

İklim değişikliği ve kuraklık, Van Gölü’nün yanı sıra birçok su kaynağını da tehdit ediyor. Uzmanlar, bu tür ekolojik sorunların önlenmesi için acilen önlem alınması gerektiğini vurguluyor. Van Gölü’nün geleceği, hem bölge ekosistemi hem de inci kefali gibi endemik türler için büyük önem taşıyor.