Haber: Emrah Bakır
Sinema Filmi yönetmeni Jean-luc Godard, "Fotoğraf gerçektir, sinema ise saniyede yirmi dört kere gerçektir" ifadesiyle sinemanın hayatımızdaki yerini ve önemini vurgulamıştır. Kürt sineması ve sinemacılarının yok sayma ve inkârlara karşı uzun ve de soluklu bir mücadele sonucunda kendini hem dünya sinemasına hem de içinde bulunduğu toplumsal koşullar başta olmak üzere birçok açıdan sinema ve filmlere katkıları her geçen gün artmaya devam ediyor.
Sinemanın bir anlatma, odaklama ve gerçekliği kendini sürekli yeniden var olma mücadelesine dönüştüğü bu zamanlarda, sinema ve filmlerin önemini, Kürt sinemasının hem bugününü hem de gelecekteki sinemasını, Sînemaya Serbixwe ve sinema haber sitesi editörü Onur Rûmet Kaya ile konuştuk.
Sinema ve film genel anlamıyla ne demektir? Tarihsel olarak ne tür değişimleri beraberinde getirmiştir?
Film, genel anlamda herhangi bir hikâyeyi, bir konuyu ya da bir olayı görsel ve işitsel araçlar yoluyla aktaran forma denir. Fotoğraftan kaynağını alarak zamanla saniyede 24 kare çekim ile görüntüleri ve sesleri kaydeden film, tarihsel süreç içerisinde edebiyat, tiyatro, müzik, felsefe, psikoloji, sosyoloji, tarih gibi hayatın birçok temel sanat ve bilim alanını da içerisinde barındırarak bağımsız sanat haline gelmiştir. Bu bağımsız sanat formuna "Sinema" bir diğer ismi ile "Yedinci Sanat" diyoruz.
Yedinci Sanat, sessizden sesliye ve siyah-beyazdan renkli filme kadar birçok aşamadan ve evrimden geçmiştir; dramatik, komik, bilim-kurgu, korku, belgesel, animasyon v.s birçok türde kurgulu, belgesel, yarı kurgu-belgesel tarzda çekilen kısa, uzun, orta metrajlı filmlerden oluşmaktadır. Zaman içerisinde çeşitli yeni türler de oluşacaktır. Film, genelde bir senaryonun olay örgüsü üzerinden çekilir, karakterlerden, olay ve diyaloglar üzerinden şekillenir. Filmi yöneten kişi yönetmen ki bu bazen aynı zamanda filmin senaristi de olabilir, senaryo metni ile kafasında kurguladığı veya düşündüğü, bazen de anlık gelişen zihnindeki duygu ve düşüncelerden oluşan hareketli resimleri görüntü olarak kamera ile kaydeder ve oyuncuları senaryonun akışına göre yönlendirmiş olur. Filmin bitiminde ise kurgu süreci, ses ve en sonunda post-prodüksiyon aşaması tamamlanır. Sinema filmleri milletler arası iletişimi arttırarak çeşitli önyargıları kıran ve empati duygusunu güçlendiren ve toplumsal-bireysel konuları anlatan hayati derecede önemli bir araç işlevi görebilir. Yedinci sanat olarak nitelediğimiz birçok sanat kuramcısı tarafından bir üst olarak görülen sinema, sanatsal ve düşünsel olarak ifade de güçlü bir nitelik taşır, günümüzde sinema perdesi formu geçmişe göre zayıflamış olsa da yaygınlaşan dijital platformların ve televizyonların da etkisi ile halen günümüzde önemli bir endüstri haline gelmiştir. Salt ticari sinemanın etkisinden kurtulmuş bağımsız sinema diye bir akımda vardır, genellikle auteur yönetmenler tarafından var olan ve genel olarak sinemayı etkileyen, güçlendiren ve ona ruh katan.
Kürt sinemasının, sinema motifleri nelerdir ve ne tür değişimler yaşamıştır?
Kürt sineması, tarihsel olarak Kürt kültürünün, tarihinin, mitolojisinin, toplumsal konular ile çeşitli bireysel deneyimlerin genellikle kurgulu film ve belgesel filmler aracılığıyla aktarılması üzerinden kendini var eder. Kürt sineması içerisinde çekilen filmlerde temalarını Kürt kültüründen, tarihinden, mitolojisinden, birlikte yaşanılan halkların kültürleri den ve yakın dönemdeki yaşanmışlıkların hikâyelerinden alır. Aidiyet ve göç olgusu, Kürt diline ve yaşadığı topraklara duyulan özlem, Kürt dilinin yaşatılması sıklıkla işlenen önemli konulardır. Tüm dünya sinemasında olduğu gibi Kürt filmlerinde de modernizmden kaynaklı olarak bundan etkilenen aile yapısı, toplumsal ilişkiler ve bireyin toplumdaki rolü gibi temel konular anlatılan bilmektedir. Sovyet sinemasında örnekleri bulunan, Yılmaz Güney’in bazı filmleri ile kültürel kodlarını bulan Kürt sineması zamanla değişimlere uğrayarak 90’ların sonu ve özellikle 2000’li yıllarla beraber bir canlanma göstermeye başlamıştır. Özellikle 2000’den sonra daha çok bağımsız film yönetmeni ve yapımcısı ortaya çıkmıştır ve eskiye göre daha çok Kürtçe filmler çekilmeye başlanmıştır. Günümüzde ise film endüstrisinin daha belirgin bir hal alması ve teknolojik gelişmelerinde kolaylaştırıcı etkisi ile Kürt sineması filmleri, daha fazla görülür olmakta ve dünyadaki önemli film festivallerinde gösterim şansı bulmakta, daha fazla tanınmakta, bir çok dalda ödüller kazanmakta ve sadece Kürt illerinde değil içerisinde birçok Avrupa ülkesinin, Amerika'nın ve Rusya'nın da yer aldığı ülkelerde Kürt film festivalleri düzenlenmektedir. Kürt filmlerindeki sayıca artış tema olarak çeşitliliğe ve özgün tarzda film çeken yönetmenlerin ortaya çıkmasına, teknik ve estetik açılardan gelişim ve değişimlere de yol açmaktadır.
Sizce Kürt sineması küresel ölçekte ne durumdadır çağa ayak uyduruyor diyebilir miyiz?
Geldiğimiz noktada şunu söyleyebiliriz, yukarıda da belirttiğim gibi özellikle 21. yüzyılın başlangıcı olan 2000’li yıllarla birlikte Kürt sineması önemli ve belirleyici gelişmeler gösterdi. Kürt kültürünü, mitolojisini, tarihini, sanatını ve toplumsal konuları beyaz perdeye aktaran Kürt sineması özellikle son çeyrek asırdan fazladır Kürtlerin yaşadığı parçalardaki gelişmelerden ve teknolojik imkânların kolaylaştırıcı etkisiyle, metropollerde, diasporada yaşayan Kürt yönetmenlerin çektiği filmler ile birlikte geniş bir izleyici kitlesine hitap etmeye başlamıştır. Dahada belirgin hale gelen ve gelişme imkânı bulan sinema ve film endüstrisi, dijital platformların yaygınlaşması, gösterim imkânlarının video siteleri ile artması Kürt filmlerini de olumlu anlamda etkilemektedir. Film endüstrisi erken gelişen ülkelere göre Kürt sineması, seyirci bakımından ve sinema sanatının imkânları açısından halen gelişme göstermektedir. Teknolojik gelişme açısından farklı boyutlara ulaşan bu alandaki gelişmeler konusunda kesin bir değerlendirme yapabilmek için daha fazla verilere ihtiyaç vardır.
Peki son zamanlarda Kürt sinemasına yönelik çalışmaların ve bağımsız yönetmenlerin çalışmalarını nasıl değerlendirmek gerekir?
Ancak, dünya üzerindeki birçok kültürün sinemalarına oranla daha fazla tanınır halen gelen Kürt sineması filmleri, uluslararası film festivalleri, yerellerde, metropollerde, diasporada gerçekleştirilen film festival programları, son yıllarda hayatımıza daha çok girmeye başlayan dijital platformlar ve sosyal video platformları ile daha fazla seyirci kitlesine ulaşmıştır. Uluslararası bir seyirci kitlesi elde eden Kürt sineması, daha fazla bağımsız film yönetmenin ortaya çıkması ve film endüstrisinde yaşanan gelişmeler ile sinema sanatı açısından daha farklı imkânları bulacaktır.
Sinema ve film sistemine dair ne tür eleştiriler yapabiliriz?
Film gösterim imkânlarından kaynaklı ve film festivallerinden dolayı Kürt sineması filmlerinin de izleyiciye ulaşması konusunda sıkıntılar yaşadığı görülüyor. Ben sinema haberciliği konusunda çalışan, sinema yazıları, söyleşileri, değerlendirmeleri, içerikleri hazırlayan biri olarak şunu söyleyebilirim, festival programlarının uzak olmasından ve birçok festivalde online gösterimlerin olmaması sebebiyle birçok sinema yazarı gibi çoğu filmleri izleyemiyorum. Film festivallerinin normalde sinema yazarlarını ve habercilerini festival programlarına çağırması gerekiyor. Ama maalesef çok az festival sinema yazarlarına, muhabirlerine ve eleştirmenlerine davetiye gönderiyor. Sinema sanatının gelişebilmesi ve çeşit edilebilmesi için sinema yazarlarının da olması gerekiyor, sinema tarihini etkileyen bir çok büyük yönetmen aynı zamanda sinema yazarıydı, tüm dünya sinemasını etkileyen Fransız Yeni Dalga akımını başlatan yönetmenler, André Bazin, Eric Rohmer, Jacques Rivette gibi öncü sinema teorisyeni ve sinemacıların sinemaya dair duygu ve düşünceleri ile filmlerini geliştirmiş ve belli bir noktaya ulaşmıştır. Dolayısıyla sinema kuramı ve yazını sinema sanatı açısından tarihsel süreçte hep belirleyici ve hayati bir konumdadır.
Kürt sinemacılar arasında bir birlik ve dayanışmanın olduğunu söyleyebilir miyiz?
Kürt sinemacılar birlik ve dayanışma konusu, genel olarak bakıldığında sinemacıların deneyimlerine, hayat görüşlerine ve sinema sanatı konusundaki düşüncelerine göre değişiklik gösterebilir. Çünkü her dünya milleti gibi Kürtler de homojen değiller ve dolayısıyla çeşitli düşüncelerden ve dünya görüşlerinden sinemacılar var olacaktır. Ancak, Kürt sinemasında filmler çeken sinemacılar arasında var olan ortak temalardan, kültürel bağlantı ve benzerliklerden kaynaklı aralarında dayanışma ve birlik duygusu oluşmaktadır. Coğrafi uzaklıklar Kürt sinemacılar arasında bazı iletişim ve birlikte çalışma durumlarını zorlaştırabilir, ama son yıllarda yaşanan teknolojik imkânlar bir çok şeyi kolaylaştırmaktadır. Birçok film festivalinde, diğer film etkinliklerinde ve sinema topluluklarında bir araya gelen ve tanışan Kürt sinemacılar bir araya gelebilmekte ve yeni projelerini hayata geçirebilmektedir. Sinemacıların dayanışması ve birliği konusu kişilere ve grupların durumlarına göre değişiklik gösterebilir, ancak genel olarak bakıldığında var olan ortak temalar, kültürel düzlem ve film festivalleri ile teknolojinin imkânları Kürt sinemacılar arasındaki dayanışma ve birlik duygunu oluşturmaktadır.
Sizce yurtsuzluk Kürt sinemasının filmlerine etkisi nedir?
Kürt sineması, geniş bir coğrafyada yaşamakta olan Kürtlerin kültürünü, tarihini, sanatını, toplumsal meseleleri ve güncel yaşam deneyimlerini aktaran filmler olarak şekillenmektedir. Yurtsuzluk, sınır ve göç konuları da tarihsel bağlamından bakıldığında Kürt sineması açısından önemli temalardır, çünkü Kürtler yaşadıkları coğrafyanın yanı sıra birçok nedenden dolayı metropoller, büyük şehirler, Avrupa ülkeleri başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesine göç etmek zorunda kalmıştır, bundan dolayı da yurtsuzluk ve göç olguları da Kürt sinemasını etkileyen başlıca temalardandır. Kürt kültürüne, diline ve yaşamına duyulan hasret Kürt sineması filmlerinde sıklıkla işlenmektedir; göç hikâyeleri, yaşam mücadelesi, değişmekte olan kültürel dinamikler ve etkileşim ve çağın etkilerini birlikte ele alan filmlerin sayısı fazladır. Bu konuda yapılan akademik makale ve araştırmaların sayısında da artış yaşanmaktadır, son yıllarda birçok kitap yayınlanmıştır. Sinema da diğer sanat dalları gibi yaşanmışlıklardan kaynağını bulur ve yeni bir gerçeklik yaratır, Kürt sinemasında da yurtsuzluk ve göç temalı filmler önemli ve belirleyici temalardandır.