İstanbul...
Dünden bu yana melankoli dolusu bir rahimsin sen...
Ayaz...
Üstelik soğuk ve sürekli ıslak...
İstanbul sen bir trajedi sahnesisin...
Ayrılacaklar ayrılsın...
ölecekler ölsün...
sevişecekler sevişsin...
göz yaşı-kan-ter; dökülecek ne varsa dökülsün...
ve kalemler mahkemelerde kırılacakları kadar yazsın!
Madem yer kenttir,
ve madem her şeyin özünde trajedi var, buyrulsun o zaman:
''Olmaya dair ne varsa olsun!
Sahne, oyunsuz geçmesin...'