Konuştuk, düşündüm ve sen haklısın...


Haklısın dostum...


Emekçileri çoğunlukla burjuvadan sıyrılanlar, emekçi dostu olan burjuva kökenliler savundu... Prometüs de bir Tanrıydı mesela, burjuvaydı diyorum ben ona, ama Tanrılara isyan edip de ateşi aldığı gibi insanlara getirdi... Eywallah Ona... Emekçileri çoğunlukla Prometüsler savundu, ya halk kendisini ne kadar savundu? Halkın öz savunmasını soruyorum sana, halkı soruyorum... Halk kendinden kaç tane Demirci Kawa, kaç tane Spartaküs doğurdu ki? Az... Yetersiz...


Çünkü varlıklı çocuklar, Tanrılar okudu, aydınlandı ve yazdı ve çizdiler, senin de dediğin gibi...


Her an köleliğin prangalarıyla yaşar isek, asgari ücretke ömrümüzü parselletir isek, bizde mıskal kadar hal û derman kalmaz ise; nasıl okuyacağız, nasıl düşüneceğiz...


Mesela Marx, diyorsun, babası zengindi... Engels deyip, keza o da öyle, ile devam ediyorsun. . Sonra Celadet Bedîrxan, Galata'da okuyup Paris'te eğitimini sürdürdü.. Kabataş'ta okumuş zengin Kürt çocukları... Bakanın oğlu Can Yücel ve diğerleri ve diğerleri...Diğerlerinin çoğu da aynı... Zamanları çoktu, kafaları dingindi, sorgulamaya girişecekleri kadar somut imkana sahiptiler. Sonrasında gelen zindanlar onlara vız gelirdi...


Haklısın dostum...


Halk kendisini kurtarabilecek kadar güçlü olmalıdır ve bunun içinde somut zeminlerin oluşabilmesi şart, hele de şu kapitalist çağda bu durum oldukça daha zor ve zor olduğu kadar da şart! Bir Spartaküs'ün gelip de bizi kurtarmasını beklememeliyiz. Elbette Spartaküsleri seviyoruz, ama bizim asıl derdimiz şu:


'Emekçi Halk, kendi kurtarıcılarını ağırlıklı olarak dışarıdan seçmiştir. Daha doğrusu kendisi de seçmemiştir, dışarıdan birileri bu göreve aday olmuştur ve halk da onları desteklemiştir.''


Emekçi Halkın ekonomik şartları, insanca bir yaşam sunacak şekilde lehe dönüştürülmelidir, yok eğer bu düzen dönüşüme izin vermiyorsa, ki vermiyor da, o zaman da düzen topyekün bir devrimle yıkılmalı, yerine yeni bir dünya kurulmalıdır.


Halkın gücüne ipotek konulmamalı ve insanca bir işte, insanca hak ve karşılıkla çalışabilmelidir. Halk kendisine öncülük yapıp, öncülüğünü yine kendi içinden çıkarmalıdır. 


Bugün resmi istifamı verip işsiz kaldım, bu 1 Mayıs'tan sonra daha insanca yaşayabileceğimi düşündüğüm yeni bir işe gireceğim... İstifamın sebebi bu anlattıklarımızı geçmez.... Bu 1 Mayıs Sürecinde ameliyatını erteleyen bir işsiz ve de bu paylaştığımız şeylerin bilincinde olarak, evet dostum, 1 Mayıs'ta oldukça kızgın bir haklılıkla; sen Avustralya'dan ülkene gelemezken, ben Taksim'de olacağım...


Sevgimle...


25/04/2013
- - -